
Son günlerde televizyon kanallarında korona dışında konular da konuşulmaya başlandı….CHP’den Faik Öztrak “Türkiye’de maske skandalı yaşanıyor”diyor..”Hükümet maskeleri Amerika’ya gönderdi..onlarda PYD’ye maske gönderdi”diyor..
Buna katılıyorum..Hükümet maske konusunu beceremedi..kendim biliyorum…e-devlet’ten başvuru yaptım..gelmedi..sonra”eczaneden alınabiliyor”açıklaması yapılınca eczaneyi aradım..TC kimlik numarası..doğum tarihi..anne-baba adı sordular(bu mahallede ilaçlarımızı aldığımız,bildiğimiz eczane..ilaçları eve getiriyorlar)..bilgileri girmişler ama onay alamamışlar..kalfa”kimlik numarası mı yanlış oldu acaba”dedi..tekrar bakacaklar da..sonuçta maskeler hala gelmedi..Salgında ki en kolay çözülecek sorun buydu ama çözülmedi..neden..sonraki yazılarda yazarım
Ben zaten epeyce bir kanser olduğum için bu dönem dışarıya çıkmıyorum..ve evde zaten maske vardı..acil durum olursa da kullanırım..gelecek maskeler daha koruyucudur diye bir seferlik alayım ..hem de durumu anlıyayım dedim..Hem maskeyi alamadım..durumu da pek anlıyamadım..
Türkiye bu süreçte bir çok ülkeye yardım gönderdi..Bu yardımlarda bir”yardımların Cumhurbaşkanlığı forsuyla gönderilmesi”bir de”Amerika’ya gönderilen maskeler” gündem oldu..
Salgın var,ülkelerin birbirine yardım etmesi güzel.güzel de…?Amerika gerçekten PYD’ye maske gönderiyorsa..ve biz Amerika’ya maske gönderiyorsak…?Bizim gönderdiğimiz maskeleri gönderiyorlar anlamında demiyorum..Biz kaliteli bir milletiz..her koşulda yardım ederiz de…bu durumda etmeyelim..PYD bizim askerimize kurşun sıkıyor..PYD’ye o kurşunu Amerika veriyor..
Yardımlar Cumhurbaşkanlığı adına gidiyormuş..Başka ülkeler de uygulama nasıl bilmiyorum ama Neden yardımlar”TÜRKİYE CUMHURİYETİ DEVLETİ”adına gönderilmiyor.. Cumhurbaşkanlığı adına yardım gidince..yardım gidenler bunun Cumhurbaşkanının şahsının göndermediğini biliyordur..”Oooo Cumhurbaşkanı bize yardım gönderdi”demiyorlardır..
Türk Dil Tarih Kurumu’nun başına Prof.Dr Ahmet Yaramış atandı..Muhalefet kıyamet kopardı(kıyamet de demiyeyim..ateş olsan cürmün kadar yer yakarsın diye bir laf var)..Prof.Dr Yaramış ENSAR Vakfının Afyonkarahisar yönetim kurulu üyesiymiş(10 Mart2018’de yönetim kuruluna girmiş) ..
2013 yılından beri Türk Dil Kurumu başkan yardımcısı..2018 den beri başkan vekili Prof.Dr.Muhammet Hekimoğlu’ymuş..Hekimoğlu..Trabzon’da doğmuş..İlkokul,Ortaokul,Liseyi Trabzon,da okumuş..Atatürk Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi Doğu Dilleri ve Edebiyatları Bölümü Arap Dili ve Edebiyatı’nı bitirmiş.. Kırıkkale Üniversitesi’nde tezi’nin başlığı “Şerhu İbn Akil’deki Şahid Beyitlerin İncelenmesi”Ankara Üniversitesi’ndeki tezinin başlığı”Abbasiler Dönemi Arap Edebiyatında Zındıklık”…Ortaokul ve lise’de İmamhatip lisesi…..?CHP şimdi Türk Dil Kurumu’nun başına nasıl Ensar Vakfı’nın yönetim kurulunda olan biri getirilir diyor..Pabucumun muhalefeti ben mi gidip Türk Dil Kurumu’nda imam var mı yok mu ya bakacağım..şimdiye kadar neredeymişsiniz acaba..Önceliği ÜMMET olanlar önceliği”MİLLET”olan kurumda…siz nerde….?
“Siz nerde”derken öylesine soruyorum..yoksa cevabı biliyorum..Selahattin Demirtaş’ın yazdığı oyunu PKK’lılarla birlikte izleyen eşlerinizi bekliyordunuz..Kayyum atanan HDP’li belediyelere ah-vah etmekle meşguldunüz falan..
Salgın da bütün kanallarda..dünyada..herkesin ağzında aynı söz”bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak”.Herkesin derken ben de diyordum..Ama şu anki duruma bakınca.. Bence bir çok şey eskisi gibi olacak…öyle çok şey değişmeyecek..niye değişsin..yedek parça yok..değişsin de..değişenin yerine ne koyacağız..sistem mi değişecek..?şu an elimizde olan bu..iyisini bulsak zaten değiştiririz..salgına gerek yok ki..insanlar mı değişecek…?niye değişsin..?Gördük bütün dünya aynı anda evlerde oturduk..ama durum düzelince yine aynı biz olacağız.
Bir de gerçekten ateş düştüğü yeri yakıyor..Salgında iyi durumdayız..En gelişmiş,zengin ülkelerde hastaların hastane koridorlarında yerlerde yattığını görünce insan haline şükrediyor..ama toplamda 3584 kişi koronadan ölmüş..yani 3584 evden cenaze kalkmış..
Sonrakiler:Salgında İktidar ve CHP’li belediyeler..Maske-belediyeler.. Ankara Barosu ve Diyanet ne alaka..Koronavirüs damlacıklarla geçiyor..kuluçka döneminde testlerde de çıkmıyor..yani virüsü taşıyan bir hasta olmasa da etrafa bulaştırıyor..bunu nefesle,hapşırarak,öksürerek falan etrafa bulaştırıyor..bi sürü test yapmak yerine virüsü çok defa büyülterek fotoğrafını çeken bir cihaz yapsınlar..virüs çok küçük olduğu için göremiyoruz da..büyülten bir cihaz olursa dünya normale döner..kişi o cihaza öksürsün var mı yok mu görülsün..yoksa o mu hasta,bu mu hasta..?uzun iş..
Yazan:Dünyanın en zor yetişen otu(insanotu)