Ortam Sesleri..

Ben Berat Albayrak Hazine ve Maliye Bakanı olsun istemiyorum..şahsıyla ilgisi yok..ben Cumhurbaşkanın damadı Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bakanı olsun istemiyorum..zaten kimse istemez..aile şirketi gibi..Ben Bilal Erdoğan Okçular vakfı mütevelli heyeti üyesi olsun istemiyorum..niye olsun ki..

Ben Selçuk Bayraktar’ın..hımmm..eee…o şöyle..

CNN Türk’te Tarafsız Bölge programında Ahmet Hakan soruyor,Selçuk Bayraktar cevaplıyor(Selçuk Bayraktar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın damadı)..Ben yazıları turkiyeinsanotlaripartisi.com adresindeki sitemde yazıyorum..buraya bazı yazıları alıyorum..o sitede internette yayında..Ortam Sesleri sitedeki bir bölümün adı..çok önem verdiğim konular var..ortam seslerinde ne söylenmişse aynen alıyorum..ama bu yazıyı meal olarak alacağım..çok uzun aynen yazınca okumazsınız..ama bence çok çok önemli…programın birebir dökümü sitede ortam sesleri bölümünde var..isteyen ordan okuyabilir..zaten programda internette var..izleyebilirsiniz..izleyin ama okuyun da..okuyunca insan daha iyi anlıyor sanki..ya da sadece dinleyin..

Başlıyor………

Ahmet Hakan:Evet..Selçuk Bayraktar konuğumuz..BAYKAR Teknik Müdürü ve T3 vakfı mütevelli heyeti başkanı..doğru söylüyorum de mi..?

Selçuk Bayraktar:Evet..

Ahmet Hakan:Selçuk bey..nerede okudunuz..?kaç yaşındasınız..?bunları çok merak ediyorum..

Selçuk Bayraktar:Ben 40 yaşındayım..İstanbul Sarıyer’de doğdum..Robert Kolej de okudum.İstanbul Teknik Üniversitesi’nde elektronik bölümünde devam ettim…sonrasında…Upenn University of Pennsylvania da burslu olacak şekilde elektronik bölümünde master yaptım..insansız hava araçları üzerine.. yine sonrasında emayti (IMT)de ikinci yüksek lisansı mı havacılık ve uzay bölümünde yaptım..yine insansız hava araçları üzerine..yine ordan burs olacak şekilde..sonrasında da 1.5 sene kadar corginya tek de araştırma görevi yaptım..Amerika’da yine..o arada tabi bizim insansız hava araç faaliyetlerimiz başlamıştı..en ufağından başlamak üzere…2000 li yıllardan başlıyorum..o dönemde de 2007 yılında Türkiye’ye döndüm

Ahmet Hakan:…bizim şu sıralarda en çok konuştuğumuz konu malum salgın..virüs..kovit..bu konuyu konuşuyoruz..yani ülkemiz bu salgından etkileniyo..çok sektör kapandı..lokantacılar falan feryat ediyorlar,bizi açın diye..siiz..ya solunum cihazı çok önemli dendi işin taa başından..hatırlarsanız büyük felaket senaryoları da yazıldı..dendi ki yav solunum cihazları yetmiyecek..ee..öyle bir an gelecek ki hastalar hastanelere akın edecekler ve solunum cihazına çok büyük ihtiyaç duyulacak dendi..siz tam bu noktada”biz yerli bir solunum cihazı üretebiliriz “dediniz..eee..hatta şöyle bir sözünüz de var”mühendislerimiz bizi bir odaya kapatın,başarana kadar da çıkarmayın dediler ve bunu başardılar”..

Selçuk Bayraktar:Şimdi çok teşekkür ederim soru için..salgının başladığı dönem bütün dünya da salgının özellikle,hastalığın kötü seyrettiği durumlarda ağır bir zatürreye dönüştüğü..o durumda da..intibasyon gerektiği..yani solunum cihazına bağlanma gerektiği..tabi o dönemde çok yoğun makaleleri takip ediyorum..bütün dünyadan..hem bu konuyla alakalı nasıl tedbir alabiliriz..ne yapabiliriz..şimdi ülkemize doğru geldikçe de..geldikten sonra da tabi ülkemizin de..bütün dünyanın istatistiklerini de takip ediyoruz..ülkemizin şu yönünü gördük..dünyada en çok kişi başına en çok yoğun bakım yatağı düşen ülkelerden biri..bizde alt yapı çok sağlam..tabi pandemi hesapları yapıyoruz..bir yandan modelliyoruz..işte Türkiye’de şöyle olursa ne kadar yayılır..ne kadar zaman da ne kadar tedbir alınırsa..yani..mühendis arkadaşlarla yaptığımız çalışma..çünkü bi taraftan bütün dünyayı sarıyo bu…biz bir yandan da insansız hava aracı çalışmalarımıza devam ediyoruz..bi taraftan da bilgi sahibi olmanız gerekiyor..solunum cihazı ihtiyacı olur mu acaba Türkiye de..bütün dünya bunun peşine düştü…hatta o dönemde…ee eğer hastalık şöyle büyürse olabilir..bizde ki rakamlar yetmiyebilir..bunu hesap edince görebiliyorsunuz..tabi Allah’a şükür öyle bir şey olmadı..zaten 2 sebebe bağlıyorum..1..bizim hazırlığımız çok iyi durumda,dünya ya göre..ama dünyada gelişmiş ülkelerde bile büyük sıkıntılar yaşanabilecek duruma geldi..biliyorsunuz..İtalya’da,Amerika’da solunum cihazları yetmedi..eee..şimdi o dönemde hızla dedik ki”biz ne yapabiliriz”..

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımızın desteklediği bir firma vardı..12 adet cihaz üretmeyi başarmışlardı..bu bilmediğimiz bir alan..ben robotik kontrol uzmanıyım..önce firma tespit edildi..ürünü sorduk çok kullanıldığını ve beğenildiğini söylediler..biz dedik ki o zaman buna mühendislik olarak destek verdim..çünkü firma çok ufak..3-4 kişilik bir firma ee ASELSAN’la görüştük..BAYKAR..biz kalabalık bir ekibiz..850 kişi kadarız..ASELSAN çok daha büyük..Önce mühendislikle ilgili eksiklikleri gidermek ve bunu hızlıca üretmek gerekiyor..bir yandan mühendisliğin çok hızlı gelişmesi gerekiyor..bizim imalat tarzımız biraz da butik..havacılıkta hep böyledir..yani bi şeyden yüz binlerce yapmazsınız..işte haftada 1 uçak yaparsınız..veya ayda 1 uçak yaparsınız..biraz terzi gibi yapılır..otomotiv ve diğer başka alanlarda..beyaz eşyada ise çok yüksek hacimler olur..adetler olur..ARÇELİK’le görüşüldü..onlarda tabi heyecanla..ordaki mühendisler de büyük heyecan duydular..açıkçası herkeste öyle bir hal vardı..ve biz bir şekilde bu takım bir araya geldi ve başladı..

devamını http://turkiyeinsanotlaripartisi.com/ortam-sesleri/ adresinde okuyabilirsiniz..

İNSAN(OTU):Dünya da bilim çok ileri..teknoloji çok ileri..tıp çok ileri..her şey çok ileri..ama doktor mühendis değil..mühendis araştırmacı değil..araştırmacı bilim adamı değil..bilim adamı zengin değil..yani hepsi ayrı ayrı ileri ama olmuyor..mühendis doktor yok mesela..ama tıp cihazları olmadan tıp olsa doktor olsa ne…

Selçuk Bayraktar bunların üzerinde biri..kendisi robotik üzerine,hava araçları üzerine eğitim görmüş..solunum cihazı ihtiyacı doğduğunda solunum cihazı üretmek için yola çıkıyor..firmalar bir araya geliyor ve cihaz üretiliyor..Bu bütün alanlarda olabilir..

Selçuk Bayraktar iha,sihaların mühendisi..iha,insansız hava aracı..siha da silahlı insansız hava aracı demek..bunları kendimizin üretiyor olması demek dünyada bize büyük üstünlük sağlıyor..çok çok önemli..

Selçuk Bayraktar’ın gündemde olma sebebi T3 Vakfı..T3 vakfı Selçuk Bayraktar’ın sahibi olduğu Baykar tarafından kurulan vakıf..anladığım Baykar daki çalışanlar tarafından kurulmuş..T3(Türkiye Teknoloji Takımı Vakfı)3 tane T den adını T3 koymuşlar..Vakıf kurulurken prensip olarak bağış kabul etmeyeceğiz demiş..

Bir proje hazırlamışlar..Dene-yap denilen atolyeler olacak..T3 vakfından gönüllüler gidip buralarda çocuklara eğitim verecek..gönüllü derken ihtiyaçlarını karşılıyacak kadar,asgari düzeyde bir ödeme yapılıyor galiba..Bunun için İstanbul Büyükşehir Belediyesine Ak Parti döneminde(3 yıldır devam eden bir proje bu)projeyi sunuyorlar..Belediyenin daha önce internet kafe olarak kullandığı yerlerde ders verelim diyorlar..başlıyorlar..İmamoğlu geldiğinde de,İmamoğlu nun da isteğiyle son verilmiyor bu kurslar devam ediyor(11 aydır)…

Daha Büyükşehir belediye başkanlığı seçimlerinin olduğu zamandan başlayan bir iddia var..CHP liler başka vakıflar için de söyleniyor da..bu vakfa yani Selçuk Bayraktar’ın kurduğu T3 vakfına İstanbul Büyükşehir Belediyesi tarafından 41 milyon nakit verdiğini..başında nakit dediler..sonra nakit değil de destek verdiğini söylüyorlar..hala da söylüyorlar..

Selçuk Bayraktar”İmamoğlu bu duruma sessiz kalıyor..kendisi istedi devam ettik..kanuna aykırı bir durum varsa nasıl yani”diyor..İmamoğlu bu dene yap atolyelerinde çocuklar siperlik imal etmişler bunu tweter da paylaşmış..korona virüs için imal edilen bir ürünmüş..O atolyelerde yapılan ürünün havasını atıyor ama öbür taraftan CHP lilerin attığı çamurlara sessiz kalıyor diyor..Aslında çok anlaşılmayacak bir durum değil..çakallll sonuçta..

Cidden belediye olarak bu projeyi iptal edebilirsin..etmiyorsun..ama senin partinden çıkıp birileri bu vakfı suçluyor sesini çıkartmıyorsun..İmamoğlu’na göre bile fazla bence..ama tabi kendi takdiri..

Şimdi bu CHP li ler 41 milyon vakfa peşkeş çekilmiş falan diyor ya..bunu diyenler çok kötü niyetli..çirkinler…ucuzlar..ama yalan söylemiyorlar..

Şöyle çirkinler..ucuzlar..bu kanuna aykırı bir durum değil..CHP li belediyeler de aynı şeyleri yapıyor..yani onlar da kendilerine yakın olana(vakıflara) aynı imkanları sağlıyor..bunu biliyorlar ama millette öfke yaratarak fayda sağlamaya çalışıyorlar..

Neden yalan söylemiyorlar..?Çünkü bu kullanılan yerlerin kirasını,bakımını,güvenliğini vesayresini hesaplayınca o kadar zaten tutar..şimdi bu kanuna aykırı olmayınca meşru mu oluyor..

Bence değil..Bu T3 vakfının yaptığı..bu dene yap atolyelerinde yapılan..Allahım ben çocukken böyle bir yer olsa ve ben gitseydim..ya ben bunun için neler vermezdim..tamamına yakınımız ömrümüzü hiç bir şey üretmeden tamamlıyoruz..doğ,büyü,öl..arada çoluk çocuk vesayre..millet olarak 100 lerce yıldır hiçbir şey üretmeden doğup ölüyoruz..Bu atolyelerde yapılan müthiş..Türk milletine bilim yapmak öğretiliyor…taklit etmiyorlar..çocuklar bir şeyler icat ediyor..

İktidara gelince yapılacaklar listesinde var( http://turkiyeinsanotlaripartisi.com/iktidara-gelince-yapilacaklar/ )..Türkiye İnsan Otları iktidara gelince eğitime bir şey icat et diye ders koyulacak..benim bu dene yap atolyelerinden haberim yoktu..bir şey icat et de ille yeni bir şey şart değil..yapılmış bir şeyi tekrar yap..yapmayı öğren..bu o kadar önemli ki..bundan sonraki çocuklar çok şanslı..çok faydalı çok mutlu ömürler yaşıyacaklar…

Bu dene-yap atolyelerine alınan çocuklar sınavla alınıyormuş…proje yapıyorlarmış..onların içinden seçiliyormuş..çok çok güzel..

Ama CHP liler yalan mı söylüyor..?söylemiyor..Onlar fitne çıkarmak için söylüyor..ama zaten yöntem yanlış..proje çok güzel ama yöntem yanlış..kanuna uygun olabilir ama yanlış..

Bu kullanılan yerler belediyeye ait boş yerler…bu dene yap-atolyeleri de belediyenin hizmeti olarak veriliyor..yani vakıftan gönüllü öğretmenler gelip ders veriyor ama belediyenin hizmeti oluyor..kısaca kanuna uygun ama muhalefet bunu kullanabiliyor çünkü yanlış..kendi de aynı şeyi yapıyor ama durumu da kullanıyor..

Bu belediyeler de zaten sorun var..ona yardım,buna yardım..yok 65 yaş üstü bedava yolculuk etsin..emekliye indirim..henüz düzenlemedim ama iktidara gelince yapılacaklara bunu ekliyeceğim..iktidara gelince bu yardımların hepsi kesilecek..belediye öğrenciye niye yardım ediyorki…kimin parasını kime veriyor..bu ay su faturası 92 tl geldi..geçen 40 tl..bu ay daha az kullanmış bile olabilirim..ben yardım etmek istesem kendim ederim de sen bana sormadan benim cüzdanımdan kimin parasını harcıyorsun..belediyeler bu kadar havaya para savurmak yerine iş alanları yaratacak belediye parası varsa fabrika,üretim yeri açacak haybeye para dağıtmıyacak da..bu buranın konusu değil..yine daldım gittim..ama silmiyeyim..bu konuyu ayrıca daha uzun yazacağım..

Selçuk Bayraktar özel biri..şöyle özel..geleceğin sektöründe eğitim almış..aldığı eğitimi bütün alanlara da uygulayabilen..kendi bilmese bile bilenleri bir araya getirip fayda sağlayabilecek biri..bize çok lazım..o üretilen solunum cihazı..sadece bizim için değil..sağlık bakanlığı bu cihazları alıp başka ülkelere satıyormuş…ihalar,sihalar..sadece bizim için değil üretip satabiliriz..uçan taksi üzerine çalışıyorlarmış..satarız..

Berat Albayrak ..Selçuk Bayraktar..ikisi de zengin aile çocuğu..İki aile de Erdoğanlarla çok eskilerden tanışıyor..sonrasında çok zenginleşmiş olabilirler ama öncesinde zaten zenginler..hatta öncesinde Erdoğanlar zengin değil ama bu iki aile de zaten zengin..Erdoğanlar olmasa da bu iki aile yine zengin olacaktı..şimdiki kadar olmasa da yine zengin olacaklardı..Erdoğanlarla yakınlık aslında zaten olan durumu kötü gösteriyor..Yani benim bu iki kişiye bakış açım Erdoğanlara yakın olarak zengin oldular değil.bu aileler öncesinde zaten zenginler..Zaten iyi eğitimli olacaklardı..siyasete girmek isterlerse de zaten gireceklerdi..o imkanları zaten vardı..

Ben Berat Albayrak’ın bakan olmasını istemiyorum..Cumhurbaşkanının damadının bakan olması devleti küçültüyor..Ama Selçuk Bayraktar’ın durumu farklı..alanı da farklı..abartıp Allah’ın bize kıyağı bile diyebilirim..yaptıkları çok önemli..yapacakları çok önemli..o bize lazım..tamam Cumhurbaşkanının damadı…keşke olmasaydı..ama ne yapalım artık..Bu kadar kusur kadı kızında da olur…

Ben Bilal Erdoğan’ın Okçular Vakfı mütevelli heyeti üyesi olmasını da istemiyorum da bu vakıflar konusunu ayrıca yazacağım..

Ve bu dene-yap atölyeleri kesinlikle kapanmamalı Milli Eğitim Bakanlığı bünyesinde okullarda devam etmeli..devletin boş sınıfı mı yok..

Bir de bu solunum cihazını üreten firmalar arasında Arçelik’te var..malum Arçelik Koç’un..Şimdiki Koç’lar bence tırt ama ben Arçelik’e bir şey olsun da istemiyorum..yani Arçelik hep olsun istiyorum…

Yazan:insan(OTU)

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Spam önleyici soru :