

Unutulur mu gök-yü-zü..yiti-rir mi-yim bu gül yüzüüü…Bi-rer,birer ne-yim ka-lır.. ge-riii-ye bak-sam-da.Bana bi baktı..beni mi gördü,beni bi süzdü…Bana mı baktı?Bana niye baktı?Ben baktım diye mi baktı..?Bak o da baktı.Niye bana baktılar?Çirkinim diye mi baktılar?Çoook hak-lı-lar…Çö-züm..? De-Fac-to...aklıma gelir miydi başımda bir şapka hem de fötr..Ama durum De Fac-to..Çözüm..De Fac-to.Böyle çok güzel oldu da niye bakıyorlar hala?Aaaa 15 TL gözlük KOTON’da.Güneş gözlüğü 15 TL.Benim favorim Rayban.500 milyona almıştım gözlüklerimi.En az 5 sene kullandım.Kaybolmasa hala kullanırdım.15 TL ama güzel mi ne?Aldım.15 TL’ye..KOTON‘dan da DeFacto’dan da çok şey almışımdır ama şapka ve gözlük?İnsan ne almıyacam dememeli hayatta..

Takarım şapkamı,gözlüklerimi dolaşırım parkta.Olur bence.Hımmm.Olay gözlükte bitiyormuş.Ya da ben bakmayınca bakmıyorlarmış da olabilir.Rayban gözlüğüm yok.Ama sitesinden bir model seçip koyayım sonra.Bence olmalı.Reklam Parkı açacaksın Rayban olmayacak?
Park diyorum ama aslında orman.Şelale değil..Orman…Çimlere basabilirsiniz.Çimlere basmıyacaksam niye parka gideyim?Çimlere basın ama bazı yerlere ektiğim tohumlar var onlara basmayın..Ektim.Arada gidip toprakla uğraşayım.Kendi parkım sonuçta..Zaten ekildiği belli görürsünüz.Basmayın dedim ama basın aslında.Hatta her yere basın..Yoksa nasıl bulacaksınız ki gömüleri..?
Çit.çit.çit.çit..”.Pardon,sesli yazdım,dalmışım”…”Önemli değil..tadım mı o?”..”evet,ister misiniz?”..”alayım biraz”…çit.çit….”En güzeli bu bence”..”bence de,çekirdekte üstüne yok.hep aynı lezzet hiç değişmiyor.”
“Küçük paket almışsın,bana da verdin,sana kalmıyacak?”..çit.çit…”Afiyet olsun,önemli değil.Büyüğünü alayım bundan sonra dağıtırım millete”..”Hangi birine dağıtacaksın,yetmez ki”..çit..”1 paket alıp ipone 7 plus’la çoğaltırım”..çit.çit.çit…”aynı lezzet olmaz,olur mu?..çit..
“Yakınlarda köy var galiba”…”Köy mü gördün?”..”Yok tavuklar dolaşıyor ya..Ya köy,ya çiftlik var herhalde”..”onlar keskinoğlu’nun tavuklarıdır”..”orda da yumurtlamışlar bak,toplayalım mı?”..” Sen topla.Ben organik olanları toplayayım”
“Bunları yemiyor musun?“..”Yiyorum da bu aralar organik olanlar varsa onlar tercihim”..”Yumurta çok faydalı diyorlar”..”Öyle diyorlar.Gerçi kendisinden olan sonuçta tavuk ..Bir gün yumurtanın da markalısı olacak deseler inanmazdım herhalde.Var her yerde yumurta da benim markam KESKİNOĞLU”
“Markaları hep biliyorsun galiba?””Genelde..gerçi geçenlerde cam da söylüyordu Servet usta.1865’ten beri Çakırbey’ler silah üretiyormuş ama hiç duymadım hangi marka.Var demek ki duymadıklarım.Sen duydun mu?””Hiç duymadım”..çit.çit…”Bitti bu”…..
“Hava esiyor.Ben üzerime bir şey alayım”.”Bu ince sanki üşütme sonra”.”Bu iyi,hem sıcak tutuyor hem hafif”..

“Töbe de hele..Bu ne?”..”Göl”…”Ne gölü?””Borcam Gölü”…”Paşabahçe diyor?Paşabahçe’de göl mü var?Deniz var..Göl yok.Var mı?Yok”…”Bu sanal.İçinde balık yetiştireceğim”…”Alabalık mı?”


“Yok,başka cins.Değişik tür.Bakalım..Olursa daha büyük Borcam’a boşaltırım gölü”.”Paşabahçe’deymiş”.Türkiye’nin ilk cam fabrikası.Bakanlar Kurulu Kararıyla cam sanayini kurma görevi İş Bankasına verilmiş.Atatürk vermiş görevi.Ülkenin ilk cam üretim tesisinin temeli Başkanvekil İsmet İnönü ve İktisat Vekili Celal Bayar’ın katılımıyla Beykoz Paşabahçe’de atılmış.Cam?Pişmiş toprak..En az 10 yıl oldu galiba hiç görmedim..Önceden vardı…Başbakan,bakanlar..Fabrika temeli atarlardı.Şimdi yok galiba.Fabrika yapmakta kolaylaştı,o da etkili de..Yine de büyük tesislerin temel atma törenleri olmalı bence…Gerçi geçen gün toplu açılış töreni gösteriyordu..toplu açıyorlar demek ki..toplu sünnet gibi..Paşabahçe Beykoz’da…Borcam’ı Paşabahçe üretiyor…Paşabahçe her şeyin güzelini yapıyor zaten.Beykoz’da güzel semt..Deniz,yeşil..
“Burası neresi..?”..”Subliminal Reklam Parkı”..”Belediye mi açmış?”..”Yok..ben yaptım..”..”Miras mı kaldı?”Yok ben yaptım..bu içimde ki ben gelince..gitmek insanın aklına geliyor..benden ne kalacak geriye dedim,benim neyim var bu dünyada..bir de baktım..ne gördüm..?”..”Ne gördün..?..”Parsel parsel eylemişler Dünya’yı…”..”eee..?”..”ee si,bana 1 parsel bile düşmemiş ya.”..”Burası..?”..”burası sanal..uzayda..madem bana Dünya’da yer yok..uzayda olsun.Dünyada yokta,kainat?”..”uzaydaysa tapu kadastro girmemiştir daha..”..”girmemişler de yakındır gelirler..onlar gelinceye kadar…şurayı da çevireyim..deniz yüklerim sonra..
Koska diye bir semt varmış İstanbul’da.Beyazıt’la laleli arasında.İstanbul’un her sokağını bilirim sözde,Yani kağıt üzerinde ve bilirdim.Ama Koska sem
tini hiç duymamıştım…Koska ismini bu semtten almış.Çok şaşırdım.Neredeyse her ürününü severim.Zaten Gumuç evi’nde ürünleri olacak da,öyle bir semt de varmış İstanbul’da.Bilin diye söylüyorum..Koska’nın ürünlerinden parka da galeri koyayım..stand yani…Alınanı kilere attım ama..burayada standını kurayım..

Bu cam işi bence içinde çok sır barındırıyor…Cam..?Pişmiş toprak.Silisyum kumu da,olsun pişmiş toprak işte.Ateş lazım.Yüksek ateş..Çok eskiden M.Ö 1500’lü yıllarda biri camı bulmuş.1500 yıl ordan 2017 yıl buradan yani en az 3517 yıldır cam var desem kim inanır?Ama nakliye sorunu yüzünden yayılamamıştır bence.İcat etmek çok önemli ama zamanlama daha önemli.Neyi ne zaman icat edeceksin önemli..O zaman cam en fazla takı,süs eşyasında kullanılabilir herhalde.Pencere camı yapsa..?Nasıl taşıyacak.Olduğu yerde tamam ama başka yerleşim yerlerine atın,devenin üstünde nasıl taşısın.Bence tarihin en önemli icatlarından biri ama yapan bilinmiyor.Yazık..Şimdi gelse görse bütün binalar cam ve camdan bütün dünyayı görüyorum…Gerçi bazı icatlar farklı yerlerde farklı kişiler tarafından da icat edilmiş olabilir.Biri Ortadoğu’da icat etmiştir,aynı dönem başka biri de Anadolu’da.”Tamam duydum.Burası olmaz .Daaaattttt.dat-dat…Burası olmaz aşağıya,boş yere geçin.Sonra boşaltırsınız.Siz geçin bir çay için dinlenin.Sonra boşaltırsınız.”

Cam binalar güzel..güzel de..Biz bu Türk’lerde sorun var..Yaratıcılık,estetik..?Köyde eski evler,hatta sadece köy de değil,doğuda bir çok ev de aynı galiba.Biri ev yapmış.Evin planı girişte salon,salonun sağında bir oda,solunda bir oda.Salon dediğim de giriş.Öyle ahım şahım bir salondan bahsetmiyorum tabi.Konu para olsa tamam.Bu kadarına yetiyor desem?Değil..Biri yapmış,devamı aynı..Önceki evler öyle,şimdikiler değil.Şimdikiler de şimdiki modaya uygun.Önceki evler hep aynı..giriş ve iki yanda 2 oda,üstünde önceden toprak damlar varmış,sonrasında çatı yapmışlar.Evlerin hepsi aynı tarz…Köyde önceden Ermeniler’de yaşıyormuş..Bir tane Ermeni’lerden kalan ev var..Evden bir şey kalmamış ama odanın birinin tavanı kalmış..Oda yüksek..Tavan tahtadan.Tahtalar birbirine geçirilmiş,yukarıya doğru birleşmiş..Düz değil,tahtalar birbirine geçerek yukarıya doğru birleşiyor..Ahı gitmiş,vahı kalmış da.?O halinde bile estetik var,ustalık var,özen var,.Pencere tavandaymış,yan duvarlarda pencere yok..Yaşadığın yer, yuvan..Biz de iş yok..Teknoloji aldı başını gidiyor….İnşaat sektöründe maliyetler düştü,hız arttı..Ne değişti?Şimdi de başka türlü kabızlık..Ruhu olmalı,her şeyin.Eşyanın,evin..Her şeyin olmalı.Benim yapacağım öyle olacak.Niyetim,isteğim öyle..Malzemeler gelmeye başladı.Çimentosu,demiri.Taş ev istiyorum,bazı bölümlerde pres tuğla olacak.Işıklar tabi…Tuğlalar kesin ordan.Taş ta vardır herhalde..Kendim biliyorum kalitesini..elbet IŞIKLARDAN olacak..
“senin gölde yuvarlak,yuvarlak bir şeyler var”..”Olmaya başladı demek”..”Balık değil ama,başka bir şey”…”Onlar balık değil zaten ,sonra olacaklar.Balık şekerlerinin de gelmesi lazım,gelirlerse..”
“Gelmişken yumurta toplayayım”.”Bunlar seninkiler mi?”..”Evet bunlar Organik .Diğerlerini de yiyorum da”..”kim bilir ne zaman yumurtladılar,bozulmuş olmasın?”..”üzerlerinde son kullanım tarihleri var,içim rahat”..

“Pazardan alsan daha iyi değil mi?Köy yumurtası satıyorlar”..”Satıyorlar da,öyle mi ne bileyim..Bu firma..Her şey kontrol altında.Tavuğun yediğinden başlıyor kontrol..Yumurtayı satış yerinin kapısına kadar getiriyor,soğuk tırlarla vs.Satış yerinde soğutucularda saklıyor,üstüne de şu tarihe kadar kullan diye yazıyor.Pazardan da alırım tamam ama güveneceksem KESKİNOĞLU’na güvenirim…Öyle yani”.

“Bu ne?”..”Kırmızı çizgim”…”Yumurta için?”..”Yok.Bulunsun.Lazım olur diye..”
Altı üstü beş met-rey-di dertleri-nin birikimi…Ber-ta-raf et herşeyi-ni.Kıy-me-ti-ni-kıs-me-ti-ni..Belki yarın gelir amma bugün seni sevmedi ki…bertaraf et ..
“Güzel ama daha koyu renk istiyorum..halı da koyu renk tercihim,bu koleksiyonun koyu renklisi var mı?Başka da olabilir.Atlas Halı kesin olacak evde ama daha koyu renk istiyorum,diğer serilerden de olabilir…”
..yeni birisi var demişsin-kabul etmiyorum..şaka yollu geyik dee-miş-tin.öyle umuyorum.

-Sürekli aydınlık daha çok ışık.Cilveli oy na-nay-da…..

Kelebek’in kalitesini,tarzını hep sevmişimdir..Asil…Ev için mobilyanın bazıları KELEBEK’ten bakılacak…..
Çay..?”..”Olur”..”Açayım mı biraz?”..”İyi böyle.Balıklar olmuş mu,baktın mı?”..”Olmuş da,ben vazgeçtim”…”Niye ki?”..”O kadar uğraşa çok az yaşıyorlar”..”Ne kadar mesela?”..”2-3 saniye”..”O kadar yaşayan balık mı varmış…?Çay çok güzel ,tam demini almış.Niye güldün ki,çaydan anlarım ben çok güzel çay”..”Çaykur’un Filiz çayı biliyorum güzel olduğunu.Aklıma Karadeniz,Laz,Laz fıkrası geldi.Geçenlerde biri anlatıyordu cam da.Laz’ın biri Karadeniz’e yoğurt
çalıyormuş..”..”O hocanın fıkrası,göle maya çalıyor ya…”..”Bunu Laz’lara uyarlamışlar,daha güzel olmuş bence.Karadeniz’linin biri Karadeniz’e yoğurt çalıyor,öbürü de “ya tutarsa,kim yiyecek bu kadar yoğurdu?”diyor…Aklıma gelince gülüyorum”..”Hava bozuyor,üşütür müşütürsün,sen git bence”..”Olur.Gittim..”
-Cesur ve çalışkan hizmete aşık cilveli oy-na-nay-da..Yedi meşalesi yedi bölgeye cilveli oy na-nay-da..Yeniden aydınlık yeniden ışık cilveli oy na-nay-da….



Yandaki hasta anlatıyor.Kemoterapi alıyor o da…Daha önce birinden daha duymuştum eşek sütü çok faydalı diye.Ama eşek sütü bulamayınca anne sütü de olur demişler.Onlar da 3-4 anne ayarlamışlar,birisi yakınmış hemen sağıp veriyormuş,diğerleri evleri uzakmış dondurup getiriyormuş.Hepsi farklı tadmış ve tadları da pek güzel değilmiş.50-55 yaşlarında galiba..Ve durum böyle olunca 1-2 yaşlık 3-4 bebeyle süt kardeşi olmuş.Birlikte güldük.Şifacılar siz yine ilaç üretin,kolumuzda sizin ilaçlar şifa eşek sütün de…


Camda Vestel’de Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşuyor.Hollanda’yla ilgili.kaç gündür haber izlemiyorum.Hemşire “referandum evet çıkar”diyor.Eve gidince bakayım gündeme.Ne var ne yok…..





Borcam Gölü’nü boşalttım.Aynı renk 5 HARIBO jelatin yan yana gelince,yani bence HARIBO..Yatay,dikey farketmiyor 5 tane aynı renk yan yana olacak.. Renk bombası oluşuyor.. O da balık şekerle birleşince çok güzel yavruları oluyor.Ama 3-5 saniye yaşıyorlar.Meşagetli iş..çok güzel ama değmiyor.En iyisi Borcam-Paşabahçe’de’de kek yapmak.HARIBO’ları da yerim..



Evde lazım.Yazıcı..Benim işimi görecek ve en uygun fiyatlısı bu.Kaliteden şüphem yok Canon sonuçta,kötü olacak hali yok.Zaten KİPA’daki Media Mark mağazasına gittim baktım.Orada ki görevli de ben bana ne lazımı anlattıktan sonra direk bunu önerdi.”CANON HP 2130 Deskjet All-In One Yazıcı”dedi..Ben internetten bunu seçmiştim zaten o da bunu önerdi.Hem bana gereken her özellik var,hem de maliyet düşükmüş.Bence yazıcı her eve lazım.Artık yaptığımız hiç bir şeyi kağıtta görmüyoruz.Her şey ya bilgisayar ya telefonda.Kağıtta görmek lazım,bence lazım..

“Gel gel aramıyoz biz etik olanı,öldürüyoz ayağında patik olanı,müslüman budist ve katolik olanı,zengin ya da cebinde metelik olanı-yetenek olanı,ya kelek olanı-kozadan çıkıp ta yeni kelebek olanı-ana karnında bir gün oldu bebek olanı-vurucaz bizde yapabilsek melek olanı.….”
Epeyce baktım.Gözümden kaçan yoksa eğer en uygunu N11.Com’da.Teleskobun en uygun fiyatlısı.Celestron 12090 NexStar Evolution 6 Teleskop..Ben hep teleskopum olmasını istemişimdir ama olmadı.Alamamak değil,bütçeye uygun bulunur alınırdı da,sıra gelmedi.Bir de oturduğum evler uygun değildi.Balkona koysam çevre evler huzursuz olurdu.

Gökyüzüne dara düşünce elimizi açıyoruz ama pek bakmıyoruz.Zaten ışıklar olunca bir şey de görünmüyor.Işık olmasa hiç bir şey göremeyiz ama ışık olunca da karanlığı göremiyoruz.Köyde farkettim ne kadar güzel olduğunu.Işıklar sönünce ee 1900-2000 rakım elini uzatsan yıldızları tutacaksın.Ben araştırdım bunu seçtim.Daha pahalısı daha uygun fiyatlıları da var.Ben biraz kullanıp bunu ya da bu bende kalır alabilirsem yenisini Oltu Lisesi’ne veya Oltu Belediyesi’ne gönderirim.Koysunlar Oltu Kalesi’ne .Öğrenciler gökyüzünü seyretsin.Ne kadar uzağa bakabilirsek o kadar iyi.Bakmak lazım gökyüzüne.Gök’ün yüzüne…

“Bugün pek sakin buralar”…”Öyle,millet işinde gücün de”..”Kahvemiz de geldi”.”Hep sorun hep sorun bi kahve içelim dedim,açık hava,kahve keyfi ,iyi gelir-Kuru Kahveci Mehmet Efendi’yle kahve keyfi-“..”Mis gibi koktu”..”Çok güzel kokuyor,kahve işinde yıllardır tek marka,piyasaya başka markalar,büyük firmalarda girdi ama tutunamadı”..”eskiden beri var”..”Sitelerine baktım da 19.yüzyılda kahve çiğ satılıyormuş.Millet çiğ alıp evinde kendi kavurup,öğütüp pişirip içiyormuş.Mehmet efendi 1871 yılında işi babasından devralmış,kahveyi kavurmuş,öğütmüş satmış.Olay bu yani..Eminönü’ndeki dükkanı biliyorum.Gittim bir kaç sefer(almak şart değil,kahve kokusu için de gidin.

Sürekli kahve çekiliyor..buram buram kahve kokuyor..).Başka yerde vardır herhalde ama bu günlere o dükkanda gelinmiş galiba.İşi bileceksin,başkasının göremediğini göreceksin.İşini iyi yapacaksın,bir dükkandan dünyaya satış yaparsın.Olur yani.”Türkiye’de kahve yetişmiyor galiba”..”Evet Türkiye’de yetişmeyen bir ürün ve adı da Türk Kahvesi..Galiba bizden başka Türk Kahvesi diyen de yok.Öncesinde başka kahve de yok..adı başından beri mi Türk Kahvesi acaba..?Lokum biraz sert,bunda badem ezmesi var hem diyabetikler için,istersen sen bunu al.Benim şekerim yok,bu güzel..”..”Afiyet olsun”..

Depremler oluyor beynim-de..Dışar-da siren.sesi var..Her yanımda susmuş,insanlar sus-muş…içimde ölen biri var….vay-vay-vay-vayy…

Kendiliğinden gel-sen noolur–aramıyorum yiğitlikten..sendeki sabır da mübarek paslanmaz çelikten.O Türkan yok mu o Türkan..”Çok güzel var,var da,o başka güzel”..”Bence de öyle,sadece güzel olmak değil onun ki,benzeri yok.Dünyada yok.Geçenlerde Eypio açıkladı..bi Türkan yokmuş ama hepsi Şoray’mış..”belki yanlış biliyordur..”.Hiç yanlışını duymadım..Takip ediyorum..Emin olmadan konuşmuyor..Ben kendisine inanıyorum…Hayko yengeç…Eypio Türkiye’de,Dünya’da olup biten konusunda uzman..”..”öyle diyorsan..”..”bence öyle..”..”..Çelik tencere de bakmak lazım.Paslanmıyacak,kararmıyacak..”
“İster misin?”..”Alayım”.”Cami çıkışında dağıtmışlar,hayır için herhalde”..”Belediye mi dağıtmış”..”Galiba ya da şahıs bilmiyorum.. “..”çok çalışıyorlar,görüyorum ben”..”Bence de.İyi çalışıyorlar,malum yiğidi öldürsen de hakkını yemiyeceksin..yiğit için hakkının yenilmesi ölümden beter demek ki…hak yemiyeceksin…ammaaa..yedirmeyeceksin de..bunu niye dedim?Hiç..yeri geldi diye…”

“Topraktan kaç renk çıkıyor hiç saydın mı?Kendi kahverengi ama her bitki her çiçek başka renkte…”


“K-3 günü müydü bugün?”..”Evet ordaydım”..”Sabah malzeme geldi,K-3 için dediler.Ne yapacaksın ki K-3’e..?”..”Sebil yapacağım”..”Çeşme mi?”..”Yok.Şimdi her yer su, olmadı kantinden PINAR alsın içsinler.Çeşme eskiden hayırdı,şimdi anlamı yok,ben güzellik sebili yapacağım”..”Ne sebili”..”güzellik..peruk,kirpik,K-3’te kemoterapi gören hastalar için,güzellik hizmeti veren bir yer yapacağım.İzin verirlerse tabi.Kemoterapi gören hastalardan isteyenlere ve uygun görülenlere hizmet verecek,onkoloji,cildiye,güzellik uzmanları..birleşsin uygun olanı belirlesinler.Devlet peruk,kirpik vs gibi ihtiyaçları karşılamıyor galiba..K-3 dediğim alamadığım reklamlardan ben sebili kurabilirsem devamıda gelir.Küçük bir yer olur.Haftada ya da onbeş günde bir güzellik uzmanıyla anlaşılır.Her ürünün kalitelisi ama.Her üründe en iyisi.Tüm masraflar sebilden karşılanır.Buranın hastası da şart değil,başka hastaneler,başka illerden de olur.Bu yok galiba ve bence ihtiyaç.Ben peruk kullanamadım,rahat edemedim ama isteyenler vardır mutlaka.Her yerde olmasın.Sebil merkezi burası olur,burada dağıtılır.Ama önemli,çok önemli ve olduğu yere fark yaratacak.”Kadınlar için iyi olur tabi”..”alan işi bittiğinde geri getirir,maddi durumu iyi olanlar da buradan hem ürün hem hizmet alır,döner sermaye oluşur.Hizmeti almak için maddi durumunun kötü olması şart değil,herkes alabilir.Erkeklere de hizmet verecek.Bu sadece saç kirpik olmaması,güzel görünmek değil, ki..İnsan öyle sağlıksız görünüyor,ve kendine uygun olanı arayıp bulacak isteği olmuyor,istese de dolaşacak gücü olmuyor.Ya da özel bir gün vardır..Düğün vs..buradan ihtiyacını karşılar,işi bitince geri getirir..Çok zor değil,nasıl olacağı kafamda var.Olmadı başka sebil kurarım..Güzellik sebili şart değil ama güzel,özel bir hizmet olur.

“Malzemeyi nereye boşalttılar görmedim ben”..”Boşalttırmadım,parkın dışında şu karşi ki evin oraya park etti kamyonet”..”Hangi ev?”..”Şu gençler girdi bak”..”Almadılar ayakkabıları içeriye,alın o ayakkabıları içeriye,alın.Bırakmayın dışarıda.Çok mu zor?Gençlerin ayakkabılarını dışarıda bırakmayın…”..”Niye sinirlendin ki,ilaçlar mı yapıyor?”..”Hoca soruyor her sefer-asabiyet var mı?yok diyorum..Bence yok.Önceden sinirlenmediğim şeylere sinirlenmiyorum ki.Kaç kez dedim,geçlerin ayakkabılarını kapının dışında bırakmayın,alın içeriye çok mu zor”

Aha Pirelli geldi”…”Araba mı alacaksın?”..”Yok.Bu sloganı çok seviyorum”…”Zaten en iyi markalardandır Pirelli”..”Ne biliyorsun?”..”Mesleğim icabı,ben denemesem de kullananların ne dediğini biliyorum.Bu güç olayı ayrı inceleme konusu..Gücü olmayıp kendini güçlü sanmak…Güçlü olup nasıl kullanacağını bilmemek…her insan bu konuda eğitim almalı..Kısaca had bilmek ve senin güçlü olman karşındakinin güçsüz olduğu anlamına da gelmiyor.Gücünün ölçüsünü ,nasıl kullanacağını ve haddini bileceksin..Geriye sorun kalmaz zaten””Tekerlek te tarihin en önemli icadı.Gerçi icat edilmesi de gerekmemiştir bence.Doğada örneği vardır.Görüp ilham alınmıştır.Ama sloganı PİRELLİ bulmuş.Çamaşırları makineye koydum çalıştırmayı unuttum bak.Çalıştırıp geleyim”.


“Ben çocukken bizim orda Sümerbank’ta çalışanlar vardı ,satış mağazasıydı galiba..”..”Türkiye’nin her yerinde vardı”..”Burayı ne yapacaklar acaba,fabrika değil her halde,sizin fabrika mıydı bu,burada mı dokuyordunuz..?”..”Çalışıyorlar ama ne yapacaklar bilmiyorum,güzelmiş,lezzetli.nasıl bu kadar ince yapmışlar ki”..”bilmiyorum ama güzel.Gerçi pahalı.Ya da pahalı ama değer.Ye ye bitmiyor bu PRİNGLES..”..”sen fazla yeme bence”..”Yemiyorum.Ben önceden de pek abur cubur yemezdim,şimdi de arada.Ama ikram için süper..”..”Çayda iyi geldi,böyle ne olacak peki,son

u nereye gidecek”..”Bilmiyorum ama ben pek duracağını sanmıyorum,ara verince uyuyan hücreler kıpırdanmaya başlarlar bence”..”Kökünü kazıdılar gibi”..”İçten içe ürer yine”..”Kürtler artık içinde barındırmaz bence”…”Neyi?”..”PKK’yı”..”Ne PKK sı?”..”Sen terörden bahsetmiyor musun,geçenler terör bitti mi diyordu ya”..”Duymadım.Ben kemoterapiye ara vereceğiz,onu diyorum..”.

Bak google’de yazıyor,burayı bilim merkezi ve oyuncak müzesi yapacaklarmış.Müze olacakmış,atölyeler olacakmış,müzik,heykel,resim,güzel sanat atölyeleri..Fabrikayı restore edip yapacaklar demek ki.Çok güzel olur..İstanbul’da Caferağa Medrese’si var.Şimdi var mı,vardır da kurs olarak mı kullanılıyor bilmiyorum…Medreseymiş zamanında.Taş bina.Ortada büyükçe meydan etrafında odalar,odaların her birinde ayrı bir kursun dersleri görülüyor,orta alan genişçe,isteyen oraya da çıkıp ne yapıyorsa orada devam ediyor.Birileri ney çalıyor mesela,takı kursundaki elindeki kolyeyi tamamlıyor.Kapısından girince zaten başka boyuta geçiyorsun…Tarih..?Tarih en çok o tür taş binalarda hissediliyor.Burası da güzel olacak galiba”..”Rüzgar çıktı,püfür püfür esiyor.Bu, bu tarlalar?”


DURU köftelik BULGUR hem de kısırlık…Gumuç Evi’nde domates soslu bulgur köftesi olacak,bazı günler…yoğurtlu,tereyağlı da olabilir..

Caferağa Medresesi-Vakıf’a aitmiş.Mimar Sinan yapmış-İstanbul’a gelen turistlere kurslarda günü birlik dersler veriliyormuş.Kültür-turizm amaçlı-Yurt dışından gelenler böyle yerleri mutlaka görmeli-Doluluk var-kalite var-ruh var..Ben gittim biliyorum,var yani..

3 saatin tamamında değil,arada yan taraftaki hastaları dinliyorum.Biri”herkese bağıran adam,hiç sesini duydunuz mu?Hiç kimseye bağırmadı diyor”..Gerçekten bağırmadı mı,ben mi duymadım,bana mı denk gelmedi..Yok canım…daha neler,bağırmıştır.””Süleyman Şah Türbesi’ni niye taşıdılar,o koridoru boşaltmak için taşıdılar,anlaştılar””anlaşmamışlardır bence,gerçi o toprağın Türk toprağı sayılması bana doğru gelmiyordu zaten.

Yani Türkiye’de o durum olsa istemem,ne olursa olsun başka devletin sayılan toprak,büyüklüğü önemli değil 1 santim bile olsa istemem,bizde de başkalarının olmasın,bizim de olmasın.Ayasofya’yı gıcıklık olsun diye yıkmıyacağız.Bizim olamadığı için yıkacağız..Aynı hesap.. Anlaşmamışlardır canım,PYD ile anlaşacaklar,boşaltacaklar vs..cıkk anlaşmamışlardır,sorsam mı acaba..Adalara bakayım ama gerçekten hiç bağıran olmadı mı?Ada nasıl satılır ki?Gizli bi de..Yok canım değildir de..yine de öyleyse bi yolunu bulup idam cezasını geri getirin,geriye işlemiyor,bir sürü uluslararası anlaşma varmış zaten olamaz ama bi yolunu bulun.Eğer öyle bir durum varsa asalım hepinizi,toprak?Affı yok..Ama değildir..Ada,adalar 18 ada dedi…

“sen bu K-3’ü başka yerde yazıyordun hani?”..”Üşendim gitmeye,zaten kafamda dağılıyor,bir şey yazarken başka konuya gidiyor”..”düşünmesen biraz”

“ben zaten resimleri düşünüyordum ama adalar diyor,Süleyman Şah diyor..””kanserin çaresi de bulunmuş,yandaki hasta diyor”..”evet,Küba’ya Kanser turları düzenleniyormuş,iki yandaki hasta da “uzaya gitmek lazım diyor,bu hastalıkların hiç biri yoktur orada,uzaya seyahatler de başlamış ama çok pahalı””sanki fiyatı uygun olsa gidecek,niyeti var ama fiyat sorun”..”ilk resimdeki kadın diğer üç resimdeki kadınla aynı kadın.İlk resimde gidiyor,sokağın başına doğru,biz kadının gittiği yönü görüyoruz.Sonraki resimlerde ressam kadının arkasından bakarak çiziyor resimleri,yani kafasında öyle canlandırıyor.Kadın geldikçe tabi sokağın başına doğru gelmiş oluyor.Çok gizemli değil,zaten ne olduğu belli de ben işte ilk üç saat bunlara öyle baktım..Allah’tan kimseye sormadım,sorayım mı diye düşündüm bir ara”..”hangi kadın?”resim..boş ver”..”bu pişiler çok güzel olmuş,sıcak sıcak,acıkmıştım da..hayır için mi”..”Gumuç Evi için,öyle arada bundan da olacak”..”dişime girdi çıkaramadım””bekle sana K-3 kantininden FALIM sakız alayım”



KÜTAHYA Porselen.,porselen ve Kütahya yani….Bu tabağı ÖZDİLEK Alışveriş Merkezi’ndeki KÜTAHYA Porselen’in mağazasından aldım.Tek parça olarak satılıyordu.Tek kalanlar,ucuz olduğu için aldım..Şimdilik bu.Ev için alacağım şeyler çok ama şu an bilmem kaç parça yemek takımı almam çok saçma olur.Aslında olmayabilir de..Olur mu?olmaz mı?Aaa tek kişilik yemek takımı var,bak o olur.Mahsus şaşırdım geçen gün gördüm,bir tane var,.tek kişilikte çeşit yapmamışlar ama güzel fikir.1 kişilik-2 kişilik yemek,kahvaltılık,çay,kahve takımları olmalı hem de güzel,kalite olmalı ben alırım.Aslında istenilen takımdan tek kişilik takım yapabilirler ya da zaten yapıyorlardır..Güzel olur.Misafire de alırım da.Önce kendime en güzelini alırım.Seviyorum ben 3 şeyi..Porselen-cam-ahşap…seviyorum yani…

SANA-Unilever’den..Ürüne adına vermiş ilklerden..”Bu sakız da ilginç ürün galiba”..”bence değil,çok eskiden beri var,ilk olarak ağaçta sakıza benzer bir madde varmış,onu çiğnemiş sonra da geliştirmişler..doğada var yani,olanı geliştirmişler.Bence en ilginç buluşlardan biri margarin”..”nesi ilginç,o kadar icat varken..”..”Çoğu doğada var ya da ihtiyaç icadı doğurmuş.Yani ışık ihtiyaç,insan elektiriği icad etmeyi düşünebilir,uzağa gitmesi gerekiyor araba icat edebilir ama margarin icat etmek insanın aklına niye gelsin.Tereyağına yumurta kırmış yiyordu..dur bi de margarin icat edeyim mi dedi…ilginç yani..”..”çok zararlı diyorlar””diyorlar da bütün marketlerde margarin dolu,satılıyor da..””sen en çok SANA’yı mı seviyorsun?”..”seviyorum çünkü Türkiye’de ürün adı olmuş markalardan,hala margarine sana yağı diyoruz,ayrıca en çok uğraşılan margarin iki de bir içinde domuz yağı var söylentisi çıkıyor”..”Ya varsa?””Müslümanların öyle bir takıntısı var niyeyse,sanki Hristiyanların öyle bi Müslümanlara domuzun herhangi bir yerini yedirmek gibi bir emelleri var..dinle ilgisi olmasa bile yemem.Biz de zaten domuza karşı bi tiksinti var..14-15 yıl olmuştur,benim yeğenler çok küçüktü,hayvanların olduğu resimli kitap alayım dedim hani hayvanları öğreteceğim,bir kaç kitaba baktım domuz var diye almadım çıktım.Sonra kendi kendime önce tuhaf geldim,sonra da gayet hak verdim.Bilinçaltım istemiyor..Resmini bile istemiyorum kendisini niye yiyeyim de bu da çok saçma.Firmaların ürettiği ürünlerin içine koyulan her şeyi devlet kontrol ediyor zaten,öyle bir ihtimal yok…

“Ben gidip maddeleri bitereyim”..”Bitmedi mi
daha?”..”Yavaş gidiyor,sinirlerim dayanmıyor”..”Sonrası için mi sinirleniyorsun?Referandum da evet çıkar diye”..”Yok canım,referandumda evet çıkma ihtimali yok ,seçmenin yarıdan fazlası bu duruma evet diyecek.Öyle bir ihtimal yok ta,ben buna ne gerek vara tahammül edemiyorum.Sinirlene,sinirlene yengeci dürteceğim yine, şimdilik kemoterapi falan idare ediyoruz”..”Doğru diyorsun oyların yarısının evet çıkması lazım.Zor ihtimal ama Ak Parti seçmeninin tamamı verse..MHP seçmeninin tamamı verse,yine yetmiyor..”..”Vermez zaten 7 Haziran’da seçmen Ak Parti’yi tek başına iktidar etmedi,MHP bu dönemde,hem de bu dönemde oy artıramadı,HDP’yle aynı oyu aldı…hele şimdi..Seçmen 15 Temmuz’un hesabını elbet soracak..Ak Parti’de seçmenden korkuyor zaten,yoksa bu yapılanlar akıl karı değil.Dünya’da seni ciddiye alan tek bir ülke kalmamış,yanındaki komşun,11 milyon nüfuslu Yunanistan seni adamdan sayıp sana darbeci askerini teslim etmiyor,sen bunlar darbeci diyorsun o hayır değil diyor”..”Yunanistan 11 milyon nüfuslu mu,askerleri hala mı vermedi?”..
“10-11 milyon işte,bir İstanbul etmiyor.Komşumuz,asker bizim uçağımızla gitmiş ama bu Yunanistan bizi adamdan sayıp vermiyor.Bildiğim hala vermediler,vermeye de niyetleri yok.Dünya Türk’ü ciddiye almayacak bi de aynı kişilerle güçlü olacağız..Kimse de bir yere gitmiyor..Aynı kişiler..Seçim olsa tamam,yine Ak Parti alır,seçmen kime oy versin de..Bu seçim değil.Ak Parti seçmeninden de hayır çok çıkacak,içerde olanların çevrelerinde de Ak Parti seçmeni çok.. “
KOSKA STANDI……..
Helva-cı helva…şe-ker lokum-lu helva…Ben KOSKA’nın neredeyse her ürününü severim.Denediklerimin.Gerçi denemediklerimden de eminim..Çünkü ürünü denemesem de o ürün grubundan bir ürününü denemişimdir.Tahin helva da kakaolusunu,sadesini denedim,ee fıstıklı da zaten güzeldir.Kuş lokumu sert.Güzel ama sert.Bana sert gelmişte olabilir.Diğer ürünlerini de ara ara koyacağım.Zaten Gumuç Evi’nde KOSKA’nın bütün ürünleri satılıyor olacak.Gumuç tahin helvadan,reçelden de yapılacak..Tatlı olarak 2 dilim helva alayım diyebilirler..Ürünün kendisini de satın alabilirler…

“Sabah birileri geldi,parkın çıkışına turnike koyacaklarmış,bilet kesilecekmiş”..”Ben gönderdim”..”Girişe değil,parkın çıkışına baktılar,oraları ölçtüler,çıkana mı bilet kesilecek?”.. “Parkı ziyarete gelenler,isteyenler tabi çıkışta bilet alsınlar diye..Sonra çekiliş yaparız,ödül veririz,tabi kanunen gerekenleri yaptıktan sonra..”..”güzel olur,öyle ufak tefek süprizler..””.Konserler de düzenlenecek..Kendi parkım sonuçta,istediğimi yaparım.”..”Buraya gelip konser mi verecekler?”..”Gelebilirler ama şart değil,evlerinden bile olur.Facebook’taki sayfadan canlı konser verebilirler..”..”Civciv de pek sevimliymiş,mavi gözlü mü o?”..”Yaa,dalin’in civcivi..”


Kızılay’ın amacı hiçbir ayrım gözetmeksizin ihtiyacı olan her insana yardım etmekmiş.Yani dava vb ayrımı yok.İhtiyacı olan her insana yardım ediyor.Bizimkilere edeyim..değil..Diğer ülkelerde de var.Kızılay-Kızılhaç..Bizde tabi ki KIZILAY.. ilk adı,bizimkinin ilk adı”Osmanlı Yaralı ve Hasta Askerlere yardım Cemiyeti”ymiş.Savaş alanında yaralanan askerlere yardım için kurulmuş.Ayrım gözetmeden yardım.Yani düşman askeri de olsa aynı.Bağış,yardım olacaksa bence Kızılay üzerinden olmalı.Ama bence hiçbir yardım kuruluşu bağışlar için çocuk resimlerini kullanmamalı..

Ülker Mintax’ı satın almış.Öyle yazıyor.Önce tuhaf geldi,ülker diyince aklıma gıda geliyor..sonra iyi olmuş dedim.Mintax en çok ürünün adı olmuş markalardan.Yıllarca ama yıllarca”Mintax’la canım,Mintax’la”iyi olmuş..Bazı firmaların bende kişi imajları var.Yani firma bende bir insanı düşündürüyor.Her firma değil ama bazıları öyle.Bir insan tipini.ülker’i konuşurken ülker-sütlü salep içelim dedim,tadı nasıl?”..”Çok güzel,iyi geldi.hava da birden soğudu”..”Ülker Osmanlı efendisi..modern ama.Güçlü,akıllı,asil,mütevazi…Öyle biri gibi…Ürünlerinin neredeyse hepsini kullanıyorum,yiyorum.Gerçi herkes yiyordur.Ülker’e de stand yapayım.Hepsi bir standa sığmaz ama..Parkın değişik yerlerine koyarım,bütün ürünlerinin aynı yerde olmasına gerek yok zaten..”

İçim ÜLKER-Bizim ÜLKER-Piyale ÜLKER-Mintax ÜLKER..tek stand tabi yetmez…

“Görüyorum milletin ellerinde”..”Samsung’mu?Pazarı yüksek,hakkı da.Gerçi her sene yeni model çıkarmasalar daha iyi bence”..”Teknoloji ilerledikçe mecbur kalıyorlar demek ki”..”Öyle”..”BORCAM gölüne mi gidiyor?”..”Yok,kaldırdım gölü.O çok küçüktü zaten,daha büyük BORCAM’dan göl yapayım”

“Düş-mez şaşmaz bir Allah-hayır olur inşallah-bu kadarı da fazla-gel kurtul bir hayırla—insan beşer bir gün şaşar-mut-la-kaaa-emanet edilmez- her şey tek ak-laa-insan be-şer bir gün şa-şar mutla-ka–emanet edilmez her şey tek ak-laaa-muhtaç kaldık bir parça-cık huu-zuuu-raa-haydiii sen-de gel şimdiden haa-yı-raaa-muhtaç kaldık bir parçacık huu-zuu-raaa-haydi sende gel şimdiden haa-yıı-raaa-düşmez şaşmaz bir Allah hayır olur inşallah-bu kadarı da fazla gel kurtul bir hayırla-düşmez şaşmaz bir Allah-hayır olur inşallah-bu kadarı da fazla gel kurtul bir hayırla—Soo-nu belli olmayan yola girmeee-sahip çık yur du-naaa geleceğiiii-neeee-sonu belli olmayan yola girmeee-sahip çık

yurduna ge-le-ce-ğiiiii-neee-bunca yetkiyi ba-ba-ma ver-mem deee-uyanalım bu kabustan el-ele-bunca yetkiyi baba-ma ver-mem de-hayır i-çin hep birlikte Türkiye-……

“çok güzel olmuş..çok açıklayıcı,net,abartısız…sonrasında da dinlerim ben bunu..
Durumu anlatıyor,gerisi size kalmış diyor.düşmez şaşmaz bir Allah-öyle,buna kimse itiraz etmez herhalde.CHP bile muhalefet etmemiş..hayır olur inşallah,olur zaten niye olmasın..-bu kadarı da fazla..kesinlikle,kesinlikle öyle..-gel kurtul bir hayırla..burada kurtul dedikleri büyük ihtimal Erdoğan galiba ama bu referandum o kişi bu kişi olayı değil…insan beşer bir gün şaşar mutlaka…mutlaka değil,insan beşer de şaşar da ama mecburi değil…şaşmayabilir..Amaaa biz bu riski neden alacağız,derdimiz ne…emanet edilmez her şey tek akla..edilmez yani..muhtaç kaldık bir parçacık hu-zu-ra..onlarda muhtaç demek ki..gerçi hepinizin sayesinde böyle.bu yeni moda.İdare eden,muhalefet hepsi durumdan sorumlu ama yok,idare eden de muhalefette sanki kendileriyle ilgisi yok,onlar daha çok şikayet ediyor.Cumhurbaşkanı camda miting de konuşuyor.Ne kadar engellemeye çalışırlarsa çalışsınlar evet çıkacak diyor.İktidar partisi sizsiniz,her şey zaten sizin elinizde,bunu hayır cephesi diyebilir ama yok,Cumhurbaşkanı diyor.Sizi kim engelleyecek?…-Sonu belli olmayan yola girme..evet girme,sakın girme..dibimiz de,Dünya maç yapıyor..yıllardır bitmedi,sen böyle bir zaman da hem de sonucunu bilmediğin(sonu zaten belli de ille tecrübe etme..şart değil),sonunu bilmediğin yola gireceksin..niye?derdin ne?demek istiyor…-sahip çık yurduna,

geleceğine…öyle bize bir şey olmaz deme,Dünya çok karışık..sahip çık kendine sonra ağlama,ağlasan ne fayda diyor…-bunca yetkiyi babama vermem de…bunu kesin de.,için rahatlasın..yetki vermek gerekiyorsa başbakanın,meclisin yetkilerini düzenleyin neden bir kişiye bu kadar yetki verilecek…uyanalım bu kabustan el ele–ortada kabus yok-
Başkanlık sistemi geliyor Türkiye şahlanıyor..başkanlık sistemini de yeni bulduk,önceden Dünya’da hiç görülmemişti…Önce parlamenter rejimi buldu insanlık,bunu yeni buldu.Bu refarandumun sonucu baştan belli zaten,çok belli…CHP’nin en uzman olduğu konu.Evet demesi gerekse kaybederdi ama hayır..Çok güzel hayır der..”Hayır”muhalefet jargonu,CHP hayırın kitabını yazar.,broşürünü basar..yukarıdaki şarkıdan belli.Evet diyecek olsa ??? da..HAYIR..
“Sakın hareket etme”..”Niye?”..”görmüyor musun,sana bakıyor galiba”..”Korkma,korkma o Kaya..de….dinle bak evetçiler geçiyor onlar ne diyor bakayım”.
“cop ti-ri-na ti-ri-nom da hop ti-ri-na ti-ri-nom- cop ti-ri-na ti-ri-nom-da hop ti-ri-na ti-ri-nom—–eliiin-de bir buz-bağ şişe-dolaaanııı-yooor kö-şe kö-şeee-şim-diii ka-ra-ko-laaa dü-şe—cop tirina trinay-da-hop ti-ri-na ti-ri-nay-nom.–siv-ri bu-run top yumurta,nara basar uluuu ooor-ta-bekçileri tarta tarta-“

“evetçiler bunu mu söylüyor””yok bu Fosso Nejdat,Ahmet Kaya söylüyor..evetçiler çabuk geçti duyamadım”-geeee-ne bir-güüün böy-leee zirzop- gece bekçisi demiş hooop belinin ooor-ta-sı-na cop-“fal yatırmışsın””benim değil””Bu liderler birbirleriyle ağız dalaşına giriyor ya deliriyorum,milletin hoşuna gittiğini

sanıyorlar..”kimsenin sevdiği yok,millet kavgada da ağırlık istiyor.Cumhurbaşkanı eğitim sistemine söyleniyor,çelişkili toplum oldu diyor..”..”Doğru diyor..İnanacam içimden gelmiyor,inanmıyacam Allah çarpacak.Eğitim sistemi bu hale getirdi,doğru diyor.Erzurumlu olmamın da etkisi var ama asıl eğitim sistemi.Onlar iyisini mi yapacak..bir iki nesil de onlar ziyan eder,öyle gideriz..”

Polis?.Bizimkilere uzaymış–sanalmış farketmiyor..Türk Polisi…her yerde..Siyah minibüsler var.polis minibüsü..Çok havalılar..”..”Anlıyor musun faldan?”..”Yok,ama içi kararmış.Gerçi onu anlamak için fala gerek yok…Ben Unilever için stand yapayım.işim bitince gelirim…”
UNİLEVER STANDI-ürünlerinin hepsi değil tabi-4 tanesi..


“Naturella dondurma.Bu da Unilever’in yeriz dedim”…”Hava birden ısındı ben de ne oldu diyordum..güzelmiş”..”Sanal olunca,iklim de sanal sanal…Güzeldir,Carted’or da çok güzel..”,”Sen bu firmayı seviyorsun zaten””öylesine sevmiyorum..kalite üretmek için çok emek çok para harcıyorlar..”Hazır çorba zararlı deniyor”…”Zaten niye her gün hazır çorba yiyeyim ama yiyeceksem de büyük firmalara güvenirim..Güveni hak ediyorlar”..


Rüyamda..Ben pek rüya görmem, görüyorumdur da hatırlamıyorum..Rüya yı görürken dışarıdan ses geldi uyandım, ondan hatırlıyorum galiba..Ben parkta oturuyorum biri geldi..Giyiminden belli görevli..Üzerinde koyu renk bir takım elbise..Kaliteli, şık,modern….Galiba KIĞILI’dan..”Zamanınız geldi,istediğiniz zaman alalım sizi” dedi.”İstediğiniz?Öyle ölümü çok düşündüğüm yok ama bilinçaltım düşünüyor demek ki,”Ben isteyince mi olacak”dedim..

“Evet”dedi.”sizinki sezercan ya günü kendiniz belirliyebilirsiniz.”..”Olur mu canım öyle şey”dedim..”..”Doğarken oluyor da ölürken niye olmuyor?”dedi..bakıyorum görevlinin gözlerine,tanıdık falan mı,yok..Hem gayet de ciddi…Uyandım öyle..Önce etiketi gördüm..KIĞILI..Rüya ama yok.Neysen osun..Görevli üst düzey belli-KIĞILI’nın takım elbisesi üzerindeki-,biraz süre iste,,erken de..Yok sorun yöntem,yöntem tartışıyoruz..öyle olur mu yu..

H Bloktayım..Pet için bekliyorum.İlaçlı su içip bekleniyor,sonra çekim yapılıyor…Süleyman Soylu camda..Şırnak-Cizre için 2 fotoğraf var elinde..Biri önceki,diğeri sonraki..Önceki dediği fotoğrafta belediye dozerleri hendek kazıyor-PKK için-sonraki yazan fotoğrafta sokaklar temiz,hendekler kapatılmış…..Önceden de Ak Parti vardı..Hendekler Ak Parti iktidardayken kazıldı..15 Temmuz’dan sonra kapattınız ya hendekleri..Sizden umutluyum ama yapmayın yıkmayın umutlarımı..Bütün Ak Parti’de var bu.Yapmayın…Meral Akşener Hayır için kalabalığa konuşuyor..”HAYIR..diyin diyor..diyin zaten de…Bu organizasyonları kim yapıyor ki,parti mi?

“Allah ağzımızın tadını bozmasın”derler ya..En güzel duaymış meğer.Kemoterapide,hepsi değil ama bazı ilaçlarda insanın ağzının tadı olmuyor.her şeyin tadı aynı..Aynı ama güzel olsa..Öyle de değil…Kötü bir tad…Tuz..?Fazlası zarar..tamam her şey ayarında…Ama tuzsuz da olmasın.Ağzımızın tadı tuzu bozulmasın..BİLLUR TUZ’da benim bildiğim hep var..Farklı mutfaklar var ya..Ülkelerin,milletlerin.tuzun tadı ülkelere göre değişiyor mu acaba..


Çayımız geldi..Nestle damak la..”Referandum evet çıktı demek?” ..”Evet,evet çıktı.hiç evet e ihtimal vermiyordum ama öyle çıktı.,AKP,MHP,BBP… “..”Çıkışa turnike yaptırıyordun,ölçtüler ama sonra gelen olmadı..Gelen,giden oluyor..onlar çekilişe katılmayacak mı?”..”Hazırlıklar bitmedi daha..Sen gelenlere söyle,isteyen yorum bölümüne adını soyadını yazsın..Onları da dahil ederiz..Zaten ille çekiliş şart değil..yasal düzenlemeler tamamlansın arada her hangi birine nakit olur veya hediye olarak bir şeyler göndeririz…Çekilişte olur..Parkı gezenler arasından çekiliş yapıp yine nakit veya hediye verilir…Parkta düzenlenecek konserlere davet edilir…
“sıcak çikolata yaptım,içer misin?”çok güzel kokuyor,içeyim ben de”


UNO çavdarlı ve karabuğdaylı..
Kim de miş se i-ki gönül bir olunca..samanlık seyranmış?Bir de bana sorsa..el kızı doyar mı,çavdar ekmeğiyle..babası büyütmüş baklava börekle..geriye ne kaldı?bir kuru sevdayla..ne köy olur benden ne de kasaba.O zaman çokta eski değil aslında çavdar ekmeği fakirlik emaresi..fakirler çavdar ekmeği yiyormuş demek ki..kara buğdayı fakirler bile yemiyor olabilir…Şimdi UNO üretiyor biz de alıp yiyoruz.Kemoterapi boyunca ben hep UNO yedim..sadece bu değil,çeşitlerini.Hala yiyorum..Beyaz ekmeği öyle kırk yılda bir.Malum beyaz ekmeği millet olarak seviyoruz.Ama kemoterapi sırasında yemedim…O zaman çok fakirler fakir değilmiş demek ki.Normal fakirleri bilmiyorum ama çavdar ekmeği yiyenler çok fakirler galiba…

“Sana getirdim”.”Bizim zamanımızda kahve vardı sadece”…”Son yılların içecekleri bunlar”..”Nestle üretiyormuş,büyük firma her halde?”..”Büyük ama bazen şüpheleniyorum,kara para aklıyor olabilirler”…”Niye ki?””Ee sürekli reklam yapıyorlar”…”Yapsınlar,hepsi yapıyor..”.”Kokla,bütün parkı sardı koku..Zaten herkes NESCAFE içecek.Sürekli reklam ne gerek var,deli mi olmuşuz,bunu içmeyip ne içeceğiz..?”


“Özlemişim,kaç gündür gelmedim”.”Ne var,ne yok?”..”Yaz geldi..Gerçi park sanal..yaz,kış ne lazımsa hali hazırda.”..”Ara vermek iyi geldi galiba?”..”geldi de, bu aralar haber dinlemiyorum,o daha iyi geldi..Haberleri dinlemeyince hiç sorun yok,dünya güllük gülistanlık”..”sen dinlemesen ne,birileri konuşuyor…bi şekilde duyuyorsun”..”Öyle.kaç gündür Katar da Katar..Bakmıyacam dedim ama yok olmuyor..Telefonumu kurcalıyorum..İphone 7 Plus’ımı,harita ya girdim..Dünyayı inceliyorum..İnsan interneti önceden bulmuş olsaydı hiç kimse dindar olmazdı..Haritaya girip dünya haritasını inceliyorum.Google ‘ye bakıyorum..Benim evden,sokaktan Çin’e kaç km çeker,kaç saatte gidilir falan..Kendimi eğlendiriyorum..Ama yok,olmuyor..Aha da Katar…Kendimi tutuyordum,hiç bakmıyacaktım ama olmuyor..Katar Suudi Arabistan’ın Basra Körfezi tarafında,denize doğru bi çıkıntı üzerine kurulmuş bi devlet..3 tarafı Basra Körfezi’nde
karaya bağlantısı Suudi Arabistanla olan sınırı..yani 3 tarafı deniz bi tarafı Suudi Arabistan…karayoluyla olursa Suriye,Irak,Suudi Arabistan sonra Katar…Nüfusu 2 milyon 250 bin,yüz ölçümü 11 bin 571 km kare..Ankara,nüfusu 5 milyon 271 bin.. 24 bin 521 km kare….Yani Katar yarım Ankara bile değil….Katar bize ne katar’ı geçtim de,Katar Arap devleti..Suudi Arabistan’da Arap devleti…Zengin diye seviyoruz desem..değil,,,Din kardeşiyiz desem…Suudi Arabistan la daha din kardeşiler..Aynı milletiz desem?Bizim Katar’da,Katar’ın bizde çok yatırımı varmış.karışmamız normal..Zaten,çıkar da şart değil.Zora düşeni savunalım da,ateşe körükle gitmeyelim…Katar’da Türkiye’nin askeri üssü varmış…Diğer devletlerin vardır bizde onlarla varızdır..Katar askeri açıdan önemli olacak Türkiye oraya asker koyacak,büyük devletler de he diyecek…Oldu canım..Teröre destek veriyor diye ilişkileri kesmişler galiba..Tek ülke de değil Mısır,Suudi Arabistan,Birleşik Arap Emirlikleri..başka ülkeler de var galiba..İşidi destekliyor diyorlarmış..Eğer destekliyorsa zaten kessinler..Bugün İran da saldırı vardı.İşid galiba..Eğer Katar İşid’e para veriyorsa kessinler zaten ilişkilerini.Mecbur kalıyor desteklemeye desem…kalmasınlar..o kadar da korkmasınlar…kimse korkmasın….korksa da besleyip daha fazla büyütmesin..”…”Poşet var mı,yumurtaları koyayım..”..”Var dı getireyim”…

“Oyun,moyun diyorlar da,tamam Katar’ın doğalgaz rezervleri dünyadaki rezevlerin %15’ini oluşturuyormuş,petrol falan da iki buçuk milyonluk bi ülke..Şehir,şehir…Suudi Arabistan’ın başka derdi yok Katar’la uğraşacak….tek o değil zaten 10 civarında devlet rest çekmiş Katar’a…Gerçi Suuuu-i-dii ler ya..olabilir?
İran’da terör saldırısı….İŞİD?İran’da kadınlar başını örtmek zorunda.Süs için değil,din açısından örtmek zorunda..Hepsi inanarak mı örtüyor?Tabi ki hayır..Yönetim mecbursun diyor,hepsi örtüyor..Allah adına diyip..İnanmasa da başlarını örttürüyorlar.İşid gidip İran’da eylem yapıp insanları öldürüyor…Allah adına….

Müslüman’lar zülum görüyor diyorlar…Öldüren de ölen de Müslüman…Hristiyan memleketlerinde yaşayan Müslümanların bi sorunu yok.
Uyudun mu sen?”..”Dinliyorum..Uyur muyum hiç”..”Hımm”..”Katar teröre destek veriyorsa,biz neden Katar’la bu kadar içli,dışlıyız.?”


“Bunu daha önce görmedim,ne güzel ambalajı var…”..”Tadı güzel,ambalajı daha güzel..ye beni diyor”..”çay da geldi,hava serinledi birden”..”Çok sıcaktı ben kıstım ama istersen artırayım biraz”..”Yok,iyi böyle”

“Her tarafa tabela koydurmuşsun”..”Öyle..Belki tabelayı
görür gerekeni yaparlar”..”Kim?”..”Görmüyor musun?”..”Kılıçtaroğlu’nu mu diyorsun?Adalet için yürüyor..Kötü mü?”..”CHP hala aynı,değişmiyor..Bu ülkeyi Dünya’ya rezil etmenin adaletle ne ilgisi var.?Zaten Kılıçtaroğlu’nun durumunu pek iyi görmüyorum ben..Erdoğan takıntısı tavan yapmış…Şeyhleri müritleri uçurur derler ya..Kılıçtaroğlu’da Erdoğan’ı uçuruyor.Onun gözünde Erdoğan artık nasıl bir yücelikteyse,her şeyi Erdoğan yapıyor..Her şeye muktedir..Ciddi anlamda takıntı haline gelmiş…Dün akşam”Ne Oluyor’daydı”..Milleti uyandırmak bizim görevimiz..bunu yapacağız diyor…Bu millet uyuyor,bir tek CHP ayık..Tabi milletin %23-25’i ayık olunca yetmiyor…olmuyor…Söylediklerinin çoğuna katılıyorum da,tarz????Bu ülkenin Cumhurbaşkanının uluslararası mahkemelerde yargılanmasından bahsediyor..Savaş suçlusu olarak..Bunu Dünya’da duyuyordur tabi…Beceriksizliklerini Erdoğan’ı yücelterek kapatmaya çalışıyorlar..olmuyor Dünya’dan medet umuyorlar..Büyük ihtimal kurban niyetlemişler..Erdoğan savaş suçlusu olarak yargılanacak..deve kesecekler…İktidar yargıyı etkiliyormuş…Etkilemesin..Ammaaa muhalefet de etkilemesin..Sanki yargı ne iktidarı,ne de muhalefeti takmıyor…Bence öyle..böyle bir dönem de damatları serbest bırakmıyayım üzerime gelirler demiyor…Milletvekiline ceza vermiyeyim üzerime gelirler de demiyor…

Bak içi kararmış..Yüreği kabarmış..Liderler şahsi husümetleri varmış gibi davranıyorlar ya deliriyorum..Sanki bu ülke babalarının malı..Belki açık hava iyi de gelebilir.Bütün siyasiler yürüse aslında..Gerçekten yürümek çok şeye fayda..yengeç de bile,kanıtlanmış ömrü uzatıyormuş”..”Geçen birileri konuşuyordu.duruma göre değiştiği için çare bulunamıyormuş..herkes te farklı olunca””aynılar aynı..ha yengeç..ha… yıllarca
PKK diyorsun.sonra PYD çıkıyor…sonra birden İŞİD çıkıyor..nerden çıktınız kimsiniz..millet desem?Değilsiniz…ümmet desem?…hadi canım…insanlar yıllarca çalışıp bi araba alamazken,sizin tanklarınız,toplarınız,uçaklarınız..hangi banka kredi veriyor..?Kaç taksit..?ödemeleri nasıl..?.parsel parsel eylemişler dünyayı ve her parselin de sahibi var….ama Dünya sizin..yer de veriyorlar,yal da veriyorlar..yol da veriyorlar…veriyorlar da?Sonra?Hiç kimse sizi adamdan saymıyacak…”ben kanseri diyordum..çok çeşidi olduğu için..””o da içerden,o da..çok farkları yok…Kılıçdaroğlu diyordum içi kararmış..gerçekten iyi değil..Erdoğan’dan bahsederken sesi değişiyor.şahsa nefreti,öfkeyi insan hissediyor..Algıda da sorun var..Erdoğan olmazsa bütün sorunlar bitecek sanıyor galiba..ya da çekemiyor…ya da öyleymiş gibi yapıyor..

Bi de kontrollü darbe yazıyordu,Kılıçtaroğlu ,darbeyi biliyorlardı diyor”..”Ne var ki bunda..herkes biliyormuş zaten”..”İşte..olayı tam anlamıyorlar mı.nedir..bilmiyorum..devletin en büyüklerinin yanında,yöresinde bile paralel devlet var..kimle nasıl darbe durdurulacaksa..iktidar büyük ihtimal sonucu kendileri de kestiremiyordu.ama yapılabilecek en doğru şeyi yaptılar..milleti işin içine kattılar..başka türlüsü olmazdı..”

“Darbeyle ilgili sorun yok…yok ta sonrasında..sonrasındaki öfke..Ak Parti’deki öfke..hele Cumhurbaşkanındaki öfke…İktidardasınız,seçilmiş iktidarsınız birileri çıkıp ben istiyorum diyor..Zaten devletin her tarafını sardık artık biz idare edeceğiz diyor…Tamam öfkeli olun..olun da…ama bizden çok olmayın…FETÖ’yü bu kadar güçlendiren sizlersiniz…öncesinde desteklenmesi zaten normalmiş gibi görünüyor…FETÖ okullar açıyor..bütün Dünya’da var..İslamiyeti yayıyor…Türkçe olimpiyatlar düzenliyor…Alamadığım reklamlar sayfasında ETİ’de var..Eti’nin sahibi firmanın ilk zamanlarını anlatıyor..orada zaten yazdım da..anılarında Çırağan Sarayı’nda ki FETÖ toplantısını ve Barış Manço’nun da o toplantıda olduğunu anlatıyor..Barış Manço Rusya’daki okulları gezmiş gelmiş..herkes heyecanlı aslında…eğitimde birşeyler yapılmaya çalışılıyor falan…ama işte…gücünün neye yeteceğini bileceksin..daha da önemlisi gücün olsa bile gücünü kullanmayı bileceksin..kullanman hak mı en çok onu bileceksin..
Bütün ülkelerde okullar kurulmuş..Türkiye’den bi dünya yardımlar…hiiiimmetler gitmiş..niye?Bu gidenlerin bize geri dönüşü:FE_TÖ…..Amacımız doğru değil çünkü..neyi yayıyoruz…çaktırmadan mı yayıyoruz.?Bunun başka yolları da var…O ülkelerden öğrenciler gelsin..Türkiye’de ki okullarda eğitim görsün…bu ülkeyi insanlarını tanısın..sonra ülkesine dönsün ülkesini kalkındırsın…ama hesap başka..başka da yanlış…her şey açık olacak…MİT tırları ayrı…devlet sırrı ayrı..ha bu devletin sırları sırf iktidar rezil olsun diye,iktidara zarar vermek için Dünya’ya ifşa eden varsa bunun cezasını çekecek elbet…o ayrı…Şimdi TİKA’dan da çok yardım gidiyor..başka ülkelere…gitsin de biz o kadar zengin miyiz?..Niye çok zengin ülkeymiş gibi davranıyoruz?..Zenginiz de ..o kadar mı?..Yardım iyidir de….gücün varsa yardım edeceksin…biz çok mu zengin ülkeyiz de..aslında çok zenginiz ama söylemiyorsunuz..sonra bize süpriz yapacaksınız..

“Bizim zamanımızda da çok sorunlar vardı ama böyle değildi..ya da biz bilmiyorduk..internet yoktu o zaman”..”Şimdiki farklı zaten…her şey farklı..Oltu’da 20-30 yıl öncesi galiba…sürekli sular kesiliyor..Birileri de belediye başkanına gidiyor..şikayet için..anlatıyorlar..sular kesiliyor..mağduruz falan..başkan dinliyor..”ne ki”diyor”aksa ne olacak..aksa da lığ aker..”Ak Parti-en başta Sn.Erdoğan..en çok onlar şikayetçi…o kadar nefret dolular ki..siz sorumlusunuz siz..işlerin bu hale gelmesinden siz sorumlusunuz”..




“Balık krakerden de alayım”..”Al tabi unuttum ikram etmeyi..”..”sıcak çikolata da çok güzel”..”Afiyet olsun..Ak Parti varken FETÖ bu kadar güçlendi..öncesinde de var da bence niyet böyle değil..niyet böyle olsa bile bu kadar güçlenemezdiler….Devletin ayarıyla bu kadar oynanınca sizlerinde elinden bir şey gelmedi diyelim.Diyelim tamam.tamam da el insaf..Bizden çok siz şikayet etmeyin”..”Bu tabelaları koyuyorsun ama,,sanmam çıksınlar..””Kılçdaroğlu
çıksın..Yürüyüşün sonunda çıksın..Siyasetten çıksın…”..”Niye böyle düşündüğünü yine de anlamıyorum..şu an yargıda sorun var…vs herkes konuşuyor..damatlar diyorlar”..”Yargı taş gibi sağlam bence..ne muhalefeti ne de iktidarı takıyor..kanun ne diyorsa onu yapıyor sanki”..”Damat oldukları için salıverilmişler ya..nasıl sağlam?”..”Damatları salıverince sorun çıkacağını biliyorlar,herkes üstlerine gidecek biliyorlar…göstermelik tutsalardı içeride..ama gereken bu demek ki..”..”Milletvekilini almışlar ama”..”Doğru..ama Kılıçdaroğlu’nun


kötü durumu kullanmak gibi bi zaafı var zaten..fırsat bu fırsat diyor galiba..ama önce devleti düşünmediği sürece kazanamıyacak…Erdoğan’ı Dünya’ya rezil edeyim,devlet ne olursa olsun…”..”Ee ne olacak böyle..”..”Ne Kılıçdaroğlu bu tavrıyla bir şey kazanacak…ne de Erdoğan..Erdoğan bu devletin bu ülkenin hem de kendileri yüzünden kötü olmuş çocuklarına bu kadar öfke duyarak…hiç bir şey kazanmıyacak..biz öfkeleneceğiz ama onların bu kadar öfkelenmeye hakkı yok..Cumhurbaşkanı kazanmayınca ülke de kazanmıyacak..Bu şahsi mesele değil..o gece 15 Temmuz’da sokakta olmadığı halde şimdi içeride olan insanlar…yıllarca sizlerin gözyummasıyla HİİİMMMETTT ödediler ya…sizler suçlusunuz…siz devletsiniz…siz koruyacaktınız onları…vatan hainii…doğru bu suç vatan hainliği..ama vatan haini 1 kişi olur..2 kişi olur…hadi 50 kişi olsun…on binlerce vatan haini nasıl olur..binlerce Türk nasıl vatan haini olur….”su var mı?”..”var tabi..yükliyeyim…”..”İçim yandı”

“ekmek almışsın..eve mi gidiyorsun?daha erken değil mi?””Şok’tan aldım,giderken geç olur kapanırsa diye..Oturayım biraz..açık havada olayım dedim..geç giderim belki..”

“Toz olmuşsun,silelim..selpak mı vereyim,ıslak mendil mi?”..”Islak mendille sileyim,selpakla da kurularım..sen ne seyrediyorsun?”
“komedi dizisi””yabancı galiba,yeni mi başlamış?””yok eski dizilerden,Amerikan dizisi.Raising Hope…İnternette yazıyor Fatih Portakal ile haberler kaldırılabilirmiş” …”Kaldırabilirler..ne olmuş ki?”..”Devlet Bahçeli Fatih Portakal için olumsuz konuştu..onunla mı ilgili diye şüpheye düştüm…korktular mı…”..”Onunla ilgisi olsa bile Amerikan dizisiyle ne ilgisi var?””Amerikan dizilerinde,yıllarca oynayanlar var..ben hiç siyasetten bahsedene rastlamadım..varsa bile ben rastlamadım..bu dizi 4 sezon oynamış..dördüncü sezonda Amerika’nın ekonomisinden falan bahsediyor…belki ilgisi yoktur ama şüpheye düştüm..”..”Fatih Portakal işten çıkarılsa bile ne alaka 4-5 sene önce bitmiş Amerikan dizisiyle ne ilgisi var?”Fox’ta yayınlanıyormuş..Bu izlediğim bölümde Amerika ekonomisinin durumunu olduğu gibi vermişler..başka bi bölümde Yahudilere bakış vardı..çok ilginçti..iyi,kötü ayrı ama korkup birilerinin işine son veriyorlarsa….”..”Çıkış?”..”Ben doğru yolu göstereyim de..”


“Ellerini yıka istersen..Protex getirdim”…”İyi olur yıkıyayım”…”Yıka,ben de çay yükliyeyim”..”Hava yine soğudu”….”Ben Erzurumluyum..çayı sıcakta da içerim de,senin için sıcaklığı azalttım”..”Kraker vereyim dedim ama..uyuyor galiba..”…”uyuyor..yorulmuş…”

“Ben şekersiz içiyorum ya hep unutuyorum..çayına şeker yükliyeyim..”


“Olur”..”Kaç tane..?”..”Torku mu..?1 tane yeter..bu çok şekerli…”
“Başbakan Yıldırım”Son on beş yılda Türkiye’nin itibarına itibar kattık”demiş..Cumhurbaşkanı Erdoğan’da”yollarda yürümeniz hükümetimizin lütfudur”demiş.Ben Başbakan Yıldırımın espirilerini seviyorum..Kaliteli espiri yapıyor..kara mizahta katıyor biraz..ama Cumhurbaşkanı espiri yapmıyordu artık o da yapacak demek ki..hani yollar bizim iktidarımız zamanında yapıldı..yürüyecek yol var..kötü de olsa önceki yollarda da yürünüyordu?..Espiriyi tam anlıyamadım.ya acemi ya da ben anlamadım..”
Yıldırım geçen gün de Kılıçtaroğlu’nun yürüyüşünü sordular..niye yürüyor,hızı trenle gitse ya diyordu..”…”Evet..o da iyiydi..siyasetçilerimiz bu duruma hiç düşmese keşke ama komik…hem başbakan bunu muhalefet partisinin başkanına söylüyor durumumuz vah vah ama komik te gülerim yani..”..”yan bankta biri oturdu gazeteyi sesli okuyordu..Kılıçdaroğlu’nun kardeşi varmış..ölüm orucuna başlamış…”..”var öyle bir

kardeşi..ben bi Aysun Kayacı’nın babasına bi de Kılıçdaroğlu’nun kardeşine tahammül edemiyorum”…”Makarna mı pişireceksin?”…”Şimdi değil..evde bulunsun..bazen çok canım istiyor…bitmeden alıyorum…istiyorsan şimdi de pişiririz..”..”Yok..tokum ben…fiyonk pişirince getir en sevdiğim çeşidi o..”…”Olur”


“Canım istedi eve gidince pişireyim..sana yoğurtla,ketçap yükledim..makarnayla yersin..istersen peynir de yükliyeyim..Mis ezine peynir var..çok güzel” “yoğurt ketçap yeter..Denedim biliyorum..Geçen gün kahvaltıda kilerden aldım..Mis inek peyniri..çok güzeldi…sabahları burası çok güzel..sen de gelsene kahvaltıya..”…”Arada geleyim..iyi olur..yeşil..ağaçlar..parka deniz de koyayım ben..denize karşı yaparız kahvaltıyı..””göl koyacaktın hani?””BORCAM’ı kırmışlar..Migros’ta var da bu ara gitmedim..alınca gölü yüklerim..ama deniz ayrı..parkta deniz de olsun..istiyorum….”

“Dut dökülmüş..Parktaki dut ağacından mı”..”Evin yanındaki yolda var..parka da yükledim..”..”Artık K-3’e gitmiyor musun..?”..”Şimdilik gitmiyorum..kontrol var..bakalım..”
“Sorun mu var..düşüncelisin sanki..”..”evet.. 5 nolu hard diskte ne var o kafama takıldı…””hımmm.hard diske baksan..”…”Yok işte..bulsam..”..”Kadayıf mı var..?..Tereyağlı…”…”Birazdan hazır olur..ben yanına çay da yükleyeyim”..



“Dün gece Tarafsız Bölge’yi izledim.CHP neden istanbul’a yürüyoru konuştular..”..”Ben de bu sabah internetten tekrarını izledim..Çok farklı bir şey konuşulmadı..konuklar birbirine gıcık olanlardan seçilmiş o başka da… ben MiT tırları olayını hep iktidara karşı hareket olarak düşünmüştüm..olayın başka yönü varmış..belki biliniyordur da ben bilmiyordum”..”ben bir şey duymadım ne konuşuldu ki?”..”MİT tırları Suriye’ye silah taşıyor olduğunda savaş suçu oluyor..sorumluları da savaş suçlusu olarak uluslararası arenada yargılanıyormuş..”..”Erdoğan için mi?”..”ya..Erdoğan içinmiş..bu nasıl kendini şaşırmışlık..bu nasıl akıl eksikliği…bu nasıl bir şey..Cumhurbaşkanı,başbakan hükümet..neyse işte savaş suçlusu olarak yargılanacak..biz de kurtulacağız..ne kadar çirkinsiniz…
Bu olanlar Ak Parti’nin..Erdoğan’ın suçu değil..Muhalefetin suçu…Atatürk..İnönü..Bayar..Gürsel..Sunay..Korutürk..Evren..Özal…Demirel..Sezer..Gül..Erdoğan… Erdoğan 12.Cumhurbaşkanımız..Cumhurbaşkanları fanilerden oluyor..Öncekilerin hepsi gitmiş .2 si dışında hepsi..Siz gözünüzde ne kadar büyüttünüz ki,nasıl başedilmez,yenilmez ki gözünüz de.Bu kadar kendinizi şaşırmışsınız…Şahısları geçtim..Siz bu devlete bu zararı vereceksiniz..Bu millette sizi tutacak..Ne kadar akıl fukarasıymışsınız..Aklınıza şaşayım…Bir insandan bu kadar korkmanız zaten..Karşısına daha iyisi çıkar millet ona oy verir..Zaten sizler Erdoğan’ı hep mağdur durumuna düşürmeseniz….,???Cumhurbaşkanımız çıkıyor muhalafet partisinin başkanı yürürken biz lütfettik diyor..Siz dursanız..?Ama Allah sizi şaşırtmış demek..Yoksa bu kadarı…devlete..millete bu yaptığınız…Bu milleti nasıl bu kadar uyma akıl bellediniz o da ayrı şaşkınlık konusu..Bu ülkedeki herkes siyaseti bilir..Herkes bilir..Bir çok ülkeden daha fazla ilgilidir..Liderler mi?Liderler milletlere çalışır…Hepsi iyi çalışmaz…Çalışmayanı millet gönderir..Bu milleti hiç kimse hafife alamaz..Devlet için,millet için,vatan için seçenekler içinde en faydalısı hangisiyse onu seçer..”..

“Damadın birini de tutuklamışlar.Yargı korktu galiba..”..”Yargının kimseyi taktığı yok…gereken neyse onu yapıyor…”..”Önce serbest bıraktı,sonra tepkilerden içeriye aldı diyorlar” ..”Sanmam..bilgi doğruysa adam epilepsi hastası…uyku apnesi var yazıyor..öyleyse hakim içeride bir şey olur diye bırakmıştır..olurda zaten..bir anlık bir şey”… “Şimdi de tutuklandı ama”..”Tutuklayan başka mahkeme..Tarafsız Bölgede avukat konuk

kimdir bilmiyorum..söylediği anlaşılmıyor muamelesi yaptılar ama söyledikleri gayet anlaşılır”mahkeme dosyadaki bilgiye göre karar verir diyor”bilgi kirliliğinden,yargının internet,basın..vs de çıkan,söylenenlere göre karar vermesini bekliyorlar galiba…Hakim önüne gelen dosyadaki bilgiye göre karar vermek zorunda…zaten de öyle yapıyor..kimseyi takmıyor..”..”Tarafsız Bölge’de tatile giriyormuş..son programmış”…”Ben hepsi ni izlememiştim..tekrarlarını izlerim..aslında son yıllardaki böyle açık oturumların ortam dinlemelerini yazmayı düşünüyordum,hem sıra gelmedi hem de yasal mı bilmiyorum…”…”yasaldır her halde ama ne işe yarıyacak ki.?”..”Yarar..çok yarar..Yıllarca programlara çıkıp bilir kişi havasında yapılan konuşmaları…Yıllardır sabah bir şey olsun..akşam konuşuluyor…bakmak lazım..”


“eyyo eyyo eyyo yüzyılın aşkı geliyo..kanatsız O,melek mi O?”..”bence değildir de..bu insan otuna hiç bir şey yetmiyor..melek ama kanatsızı olacak..ben öyle anladım..”
“Bunlar ne?”..”Kahvaltı için.Sabah parkta yapayım kahvaltıyı..İstediğin bir şey var mı?”..”Yok..Daha ne olsun..Her şey var zaten..”


“Ben Uno ekmek aldım ama sabah fırından da ekmek alırız..Sıcak sıcak..İçine tereyağı süreriz..Mis gibi”..”Parkta fırın yok ki?”..”Gece yüklerim ben sabah alırsın..”..”Alışamadım bu sanal olayına..kaç tane alayım?”…”5-6 tane al..Gelen olur.Gerçi yetmezse iphone 7 plus’da çoğaltırız”…”olur”..
“Akşamdan beri bekliyor.. üzgün sanki””hazmedemiyor..görev diye mecbur ama kolay değil”..”Emanetçileri mi bekli?”..”evet”


“izle kendine dizi bul..karda yürüdüm hadi gel izi bul..”
“Cumhuriyet sucukları..eskiden beri var..en iyilerden”..”Öyle..sucuklu yumurta

yaparız dedim”…”Olur,olur.. güzel olur..”
“yoluma çıkana ben ateş edecem…canımı sıkana ben ateş edecem..ateş edecem…ateş…ateş edecem…
“Merve kavakçı yine gündemde..Milletvekili seçilince Meclise başörtüsüyle gelen vekil..”..”Ne olmuş ona?”..”Sen o dönemi hatırlıyor musun?”..”Olaylar var sonrası 28 şubat”..”Evet..”…”Şimdi ne oldu ki?”..”Merve Kavakçı 1999’da Fazilet Partisi’nden Milletvekili seçildi..Meclise yemin etmeye türbanla geldi..Protesto edildi..Sonra vatandaşlıktan çıkarıldı..Şimdi Büyükelçi olması düşünülüyor diye bir haber okudum..internette..”..”olsun..”..”olsun,olsun da..çok at izi.it izine karıştı..Çok pus var…Merve Kavakçı..Fazilet Partisi’nden Milletvekili seçiliyor..Galiba Meclise Nazlı Ilıcak’la geliyor.Yaptıkları söyledikleri..28 Şubat darbesinin..Fazilet partisi’nin kapatılmasında önemli etkenlerden..Fetullah Gülen 28 Şubat Darbesi’nden de..Fazilet Partisi’nin kapatılmasından da memnun…Merve Kavakçı’nın babası yıllardır Amerika’da yaşıyormuş..Eğitimli..dindar..vs..Burdan bakınca Kavakçı’nın her yaptığı FETÖ’ye yaramış ama…Ak Parti Kavakçı’yı kahraman

kontenjanından Büyükelçi yapacak..?Haber doğru mu bilmiyorum…Merve Kavakçı eğitimli..Okumuş…ta…?Çok
sisli…çok puslu..çok..”..”Sakindin kaç gündür…”..”twitter’a baktım…bir şeye bakınca başka bir şeye atlıyor insan..mesela Doğu Perinçek açıklama yapmış…Irak’ta Kürt yönetim ayrılacakmış”Amerika’nın Orta Doğu’da yeni bir İsrail kurmasına izin vermeyiz”diyor…Amerika’ya çek git bu topraklardan diyor…iyi diyor..Amerika’yı araştırıyorum..gitmese de kendinden bulacak…dışarıyla uğraşmaktan ne durumda olduğunun farkında değil..22 dakikalık her hangi bir komedi dizisi izle..durumları anlaşılıyor..”


“canımı sıkana ben ateş edecem..yüzü olmayan herkese ben ateş edecem…yoluma çıkana ben ateş edecem..”
“Makarna salatasını yedin mi..?..”Yedim..çok güzel olmuştu..”..”ben de çok beğendim..”
“Birleşmiş Milletler İsrail’i kınamış..Kudus’ün Filistinliler’in olduğu tarafına yerleşim yerleri yapma planları varmış..Hakları yokmuş..ama yapacaklarmış..Birleşmiş Milletler kınamış….Kuran’da okumuştum..Türkçesinde..Doğru hatırlıyorsam ki..durum doğru olduğunu gösteriyor…Yahudiler için “kıyamete kadar insanlığın başına bela olacaklar”gibi bir ifade..sonra bakar tam yazarım..yanlış olmasın ama özü buydu…1500 yıl evvelden…yeter artık ya bi durun..Dünyadaki hepinizi bir araya toplasak.Google’ın yazdığına göre 15 milyon bile değil..bir İstanbul değilsiniz…ee yeter artık..Ama sanmıyorum…öyle bi size yol verme durumu var dünya da…ama bu da miras yedi bence…hazıra dağ dayanmaz..ilk din..bütün Peygamberler dedeleriniz..millette var bi saygı..ya da kullanılmaya müsaitsiniz.”

“Bu şe-hiiir insana tuuu-zak kuruyor…”
“Kaç gündür burada.Hiç ayrılmadı..Ne zamana kadar bekliyecek..”..”Görevi belli..ama..zamanı..”

“Çay yükliyeyim..Önce ellerini yıka istersen…Hacı Şakir el sabunu yükledim..”..”Olur..köme mi o?”..”Evet onu da Hacıbaba üretiyor..Pestilde üretiyor..Gumuç Evi’nin menüsünde bunlarda olacak..”
..”çayın yanında yerim..canım tatlı istiyordu zaten.”

afiyet olsun..Belçika’da peçe yasakmış..kamusal alanlarda..2 Müslüman kadın dava açmışlar..yasağa karşı ve haksız bulunmuşlar…Müslüman olup olmamak değil de..İnsanlar hakla şımarıklığı karıştırıyor..Müslüman olmayan bir ülkeye

gidip yaşıyorsun,o ülke iyi diye..Peçe zaten dinin emri değil..Bi de kamusal alanda yasak.Güvenlik nedeniyle..Ha bi de hiç kimse seni görmiyecekse kamusal alanlara da gitme.Orası Belçika..Müslüman ülke değil..gitme..gitme…ya da onlar daha iyi devlet.Müslümanlardan daha iyi idare ediliyor..yaşamak daha güzel diye gidiyorsun ya..?o zaman kendine benzetme…..
“Ebabil de burada””emanetçiler gönderiyor..Ben biraz
uyuyayım..Açık hava..yeşillik..”..”Park kalabalık..ses,gürültü çok..uyuyabilecek misin?”..”sesi kısarım..”
“Uyuyamadın mı?”..”Çok güzel uyudum da…bu müzik sesi ne?”..”Şölen var..belediye düzenliyor..”..”Unutmuşum..belediye çalışıyor ama eğlendiriyorda..Sen biliyor muydun?”..”neyi?”..”Gizemli şeker iyi yada kötü çıkabilirmiş ama ne olduğunu öğrenmek her zaman eğlenceliymiş”..”Bilmiyordum”..”Ben de bilmiyordum..dikkat etmemişim demek ki..yeni öğrendim”..”Torku şeker mi,,,?Kesme şeker çıkar..başka ne çıkacak..?kötü de çıkmaz,mümkün değil..?”..”Yok Torku değil candy krallığında öyleymiş”..”Hiç duymadım”..”İnsanın bildiği en uçsuz bucaksız topraklardan biriymiş..”..”Nasıl büyük ki..ben hiç duymadım..senin parkı henüz bilmiyorlar ya öyle sanıyorlar herhal”..”Yanii…Ben soğuk bir şeyler içeceğim..Sen de ister misin?”..”olur..alayım”..
“Kılıçtaroğlu Alman dergisine röportaj vermiş”..”Yürürken mi..?”..”Yok yürüdü bitti..Cumhurbaşkanı,Başbakan..ona söyleniyorlar..Türkiye’yi şikayet etmiş galiba..”Ne demiş ki..;?”..”Tam bilmiyorum ama Türkiye güvensiz turist gitmesin mi demiş..Öyle diyorlar ama o kadar da olmaz diyeceğim..Ama Kılıçtaroğlu..olabilir..Yok olmaz..büyük ihtimal yanlışlık vardır..çıkar ortaya..Almanlar’da bizim büyüğümüz ya hemen gelir “hıımmmm..mı der..?”Allah’a şükür millet sağlam..yoksa baştakilerle,hele bu Kontrollü muhalefetle…?”..


“Yorulmadın mı..geç otur”..”Oturayım..TRT haber kanalı haberlere 10 dakika geç başladı..Sunucu-10 dakika geç başladık-diyor..Biliyorum sizi seyrediyorum..Canlı olarak Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını veriyor,o bitmediği için 10 dakika geç başlıyor..Cumhurbaşkanı’nın konuşmasını elbette verin de ,Cumhurbaşkanı’nın Trabzon Ak Parti il Teşkilatına yaptığı konuşmadan bana ne…Bunu canlı verip,haberlere 10 dakika geç başlıyacaksınız..Niye..?TRT Ak Parti’nin mi resmi kanalı..?Ayıp ayıp..çook ayıp..Titreyin kendinize gelin…Hak hukuku geçtim de..geçmedim de hadi geçeyim..siz dindarsınız ya..?haram…dava içinse..?bilemedim..?haram-helal duruma göre değişiyor mu..?olabilir mi..?olur mu..?”Cumhurbaşkanı 4 günlük Karadeniz Gezisinde..Bugün sonmuş galiba…4 gün boyunca hep Ak Parti teşkilatları..Hep Ak Parti..””olsun..ne var ki bunda.””merak ettim gezinin masrafları Cumhurbaşkanlığı bütçesinden mi karşılanıyor,Ak Parti’den mi..seçim dönemi başlayınca..ki Cumhurbaşkanı başlattı zaten ..seçimlere kadar Cumhurbaşkanı sürekli Ak Parti için çalışacak..giderler nereden karşılanacak..sonuçta partilere yapılan yardımlarda vergilerden yapılıyor ama bu tuhaf..ben bu duruma alışamıyacağım galiba..tuhaf geliyor..


Bülent Tezcan açıklama yaptı..Kılıçtaroğlu’nun röportaj verdiği dergi Focus Dergisi’ymiş..Dergi çarpıtmış diyor..Öyledir herhalde.Bunu kafalarda soru bırakmıyacak şekilde millete anlatmaları lazım.Cumhurbaşkanı,Başbakan,Numan Kurtulmuş,Bekir Bozdağ..hepsi Kılıçtaroğlu’nu hedef gösteriyor..
Hedef de değil.Cumhurbaşkanı gayet net FETÖ CHP’nin başına getirdi,şimdi de Gülen’in emirlerini yerine getiriyor diyor..Biz izin verdikte yürüdün diyor..Çanakkale’de bizim yaptığımız yerde olacaklar,arkadaşlar 3-4 gün izin verir herhalde diyor..Kılıçtaroğlu’nun durumu bence kendi şahsıyla ilgili..yani karekteriyle..CHP’de öyle olanı kapatalım durumu pek yok..Yapılanlar,böyle bir dönemde yanlış.Ama herkesin sinirleri o kadar sağlam değil. Cumhurbaşkanı öyle bir öfke yaratıyor ki..Muhalefet partisi lideri zaten yürümesin ama..biz izin verdik..?Çanakkale’de miting..?Bizim yaptığımız yer..arkadaşlar 3-5 gün izin verir…?CHP zaten tek başına iktidar olamaz..Oy oranı belli.Ama CHP hep var olacak..olmak zorunda..Bu ülke için CHP’nin varlığı çok önemli..ama seçimlerde rakibiniz değil..Cumhurbaşkanlığına aday olur diye desem..kazanamaz..Anladım ben..Siz sıkıldınız muhalefetin,muhalefet olamamasından..Kılıçtaroğlu olduğu sürece CHP ancak bu kadar..ama Kılıçtaroğlu gider,CHP’nin başına sağlam biri gelirse..?Bunun için bence..CHP iktidara gelsin diye uğraşıyorsunuz..Yoksa Cumhurbaşkanı neden böyle bir söylem kullansın ki..bundandır..



Tvnet’te konuşuyorlar..Merve Şebnem oruç-Ebubekir Sofuoğlu-Talha Köse-Bülent Akarcalı konuşuyor..Hangi taraf anlamadım..Tvnet kimin bilmiyorum..Çin Amerika’yı oyalayıp Afrika’ya müthiş yatırımlar yapıyormuş..Dolar karşılığı olmadan basılıyor..Ama Çin parasını altın karşılığı basacakmış..En ilginci..İngiltere Dünya’nın en büyük gücü olmanın maliyeti çok yüksek olduğu için bunu Amerika’ya devretmiş..Doğrudur bence..Amerika 300 milyon..falan da..Meksika ile kanada arasında 50 mi 52 mi eyaletten oluşan bir devlet..Aslında borç içinde..Dünya’daki dolarların karşılığı yok..Çok güçlü değiller aslında.Zaten göçebe olayına da takılıp kalmışlar..Amerika Rüyası..Başka ülkelerden gidenlerin Amerikalı olduğu bir devlet..Olayı iyice abartmışlar,kahramanları bile Kripton’dan geliyor..Sonuçta Dünya’nın bu hali,şu anki hali aslında Çin-Amerika savaşıyla ilgili..Savaş derken güç savaşı..Öyle diyorlar..Ben söyleyenlerin yalancısıyım..

Tatlı yiyelim tatlı konuşalım diyecektim ama ne kadar yiyeceğiz ki…Bunun ambalajı çok hoşuma gitti.Öbürü de güzel de..bu da güzel..
“İstanbul’mu burası?”..”Yok..Ahlat..Bitlis..”Niye getirdin ki parka..?”..”Milli Eğitim burada toplantı yapmış..Van Gölü’nün yanında..tarihi eserlerle dolu,çok güzel bir ilçe..Ben gitmedim ama neden Ahlat’ta toplanmışlar diye bakınca Google’da gördüm..Çok güzel yer..Ben bu kadar özel bir yer olduğunu bilmiyordum..Çok güzel fikir diye baktım..Yani Milli Eğitim Bitlis’in bir ilçesinde toplantı yapıyor..Burası güzel,özel..ama böyle olması da şart değil..Devlet kurumları Milli Eğitim’in yaptığını yapıp ilçelerde küçük yerleşim yerlerinde toplantılar yapsa..güzel olur..hareket olur.bereket olur..Hep 5 yıldızlı oteller olması şart değil.Lükse meraklılar anlamında demiyorum.Öyle bir gelenek yok..Olsun ama..turistik olması gerekmiyor..toplantının yapılabileceği yerler vardır mutlaka..”

“bu zaman ne toplantısı yapmışlar ki?”..

“Yeni dönem için galiba..TRT Haber’de veriyordu..Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz ‘a spiker soruyor..İl Milli Eğitim Müdürleri bir araya gelmiş..İsmet Yılmaz rol yapmıyordur her halde..gayet samimi konuşuyordu..15 Temmuz müfredatta olacak ama olması gerektiği kadar diyor..ilkokulda yabancı dil yok diyor..çocuklar önce kendi dillerini öğrenecek.ortaokulda yabancı dil eğitimi başlıyacak diyor…ben çok inandım..güvendim..Milli Eğitim Bakanlığı devletin en önemli kurumu..hepsi önemli de..bu kadar çocuk istismarcısı varken..Milli Eğitim çok önemli…Dava belli…Milli…dinlemiyorsun mu sanki..”
“Dinliyorum..Öyle millete bakıyorum bir taraftan..Geçen gün konuşuyorlardı.kıyafetime karışma diyorlarmış..”

“Evet..diyorlar”..”karışmasınlar da”..”Ee..?”..”Bi acayiplik var ama..kapalı kadın geçiyor ..açıktan daha çok dikkat çekiyor..öyle giyinmiş ki..açık açık..çıplaklar ayrı”..”öyle..zamanla herkes tarzını bulacak,geçiş dönemi galiba.”
“Çay içer misin?”..”Olur.Televizyon mu izliyeceğiz..hep aynı şeyleri konuşuyorlar..”..”ilk kez farklı bir şey söylendi..ya da ben yeni duydum..Nedim Şener dedi galiba..FETÖ’yle mücadele sadece Erdoğan üzerinden gibi..Erdoğan olmadığında ne olacak onu da konuşmak lazım..buna benzer bir şeyler söyledi..””Erdoğan’a ne olmuş ki..?”birşey olmamışta..sonuçta fani..ve gerçekten de sanki Türkiye’de hiç kimse yok sadece Erdoğan söylemi çok sıkıcı hal aldı..Darbe gecesi köprüye 2 adım ötede 1.ordu var..20 bin asker var..neden müdahale etmedi diyorlar..Dr Ahmet Zeki Üçok anlatıyor..orduyu eleştirdiği için komutan çağırmış(darbe gecesi düğünü olan komutan galiba emin değilim galiba)”neden bizi eleştiriyorsun” diye sormuş..Üçok”Ankara’da,İstanbul’da uçaklar milleti bombalarken neden uçak kaldırmadınız”diyor..komutan”biz o gece 5 tane güvenilir pilot bulamadık” diyor..onu eleştiriyorlar..3-5 tane güvenecek adam yoksa..vah vah falan..Haksızsınız..haksız..FETÖ orduya iktidarın sessiz onayıyla girdi..Komutan bu FETÖ’cü dese kimi,kime şikayet edecek..askeri bu kadar çaresiz bıraktık ya…yine de çok sağlamlar..toplu cinnet geçirmiyorlar..”

“15 Temmuz gecesi Binali Yıldırım..Kılıçdaroğlu’nu aramış..ya da Kılıçdaroğlu onu aramış..ikisinden biri..Başbakan,Kılıçtaroğlu’na

“siz de sizinkileri meydanlara çağırın”demiş..Kılıçdaroğlu’da”Milletin güvenliğini kim sağlıyacak”demiş..”..Başbakan yalan söyleyecek değil ya demiş demek ki..

“Çay geldi”..”
“Evet..içelim..”
“Boya mı aldın..İç cephe boyası bu..Ev bitti mi..?”..”Yok bunu şimdiki mutfağı boyamak için aldım..”

“Marshall almışsın..”..”Boya da bildiğim 3 marka var ama Marshall aldım.Bir kaç kez boya almışlığım var..Nalburdan..Önceden de belki vardır ama ben ilk kez gördüm..Bauhaus’a gittim.Eve en yakın orası..içine şehir sığar..her şey var da..ben boya bölümüne çıktım..2.katta..Biraz baktım..karar veremedim..Ortada bir bölüm var..Ordaki elemana sordum “burayla ilgilenen biri var mı?”..”ben ilgileniyorum”dedi…mutfak için boya istiyorum dedim..katalogları gösterdi..renk seçtim..Marshall’da sıcak geldi bana..diğer 2 marka da iyi biliyorum ama Marshall beni al dedi niyeyse..eleman..eleman diyorum ama bilgili..aynı anda 3-4 müşteri olduk..hepimizi güler yüzle hiç stres yaratmadan..her soruyu cevaplıyarak idare etti…işini biliyor o kesin..gitti yukarıdaki boya kutusunu getirdi..kutunun kapağını açtı Marshall show belge 1’deki makinaya koydu..o bölümü göremedim ama üsteki bilgisayardan bir şey ayarladı galiba..bir miktar kahverengi gibi bir renkte boya aktı kutunun içine..o makina durdu..ordan aldı..kapağını kapattı ve Marshall Show belge 2’deki


makinanın kapağını kapattı..kutu makinanın içinde 1-2 dakika galiba döndü..o süreyi de galiba makinanın üstündeki bilgisayardan ayarladı..o bölümleri göremedim ama o bilgisayar o işe yarıyor her halde..makinadan çıkardı kutunun üzerine renk kodunu yazdığı bir etiket yapıştırdı..Marshall show belge 3’teki kod..”
“sadece Marshall da mı var”…” Hepsi öyle galiba ..çok havalılar..çok ta kullanışlı..boya firmaları satış noktalarında istenen rengi imal ediyor gibi bir şey..hem maliyet düşer..lazım olanı orada üret..çok güzel fikir…hiç bulunmayacak bir fikir değil ama ben yeni gördüm..çokta hoşuma gitti.”
“Bu aynı balık mı?”..”Aynı ama çok büyümüş..Ayrılmışlar galiba..ayrı geziyorlar..”
“Ooo isot biber geldi…”Evet,Arifoğlu’nun isot biberi…”..”Baharatçıdan alsaydın”..”Bu baharat olayına taktım bu aralar..”..”Niye ki?”..”Bütün baharatlar ezelden beri ilaç olarak kullanılmış..kekik,nane,biber….hepsi..biz alıyoruz baharatı evde kavanozda..beklerken ne oluyor..etkisini mi kaybediyor ya da zehire mi dönüyor…açık satılanlar nasıl üretildi,hangi koşullarda muhafaza edildi o da çok belli değil..ben bundan sonra baharatı paketli alacağım”..”paketli olunca pahalı olur sanki”..”biraz pahalı ama olsun bence değer.. “


“Bu ara sakinsin..haber dinlemiyorsun galiba..”…”Dinliyorum da daha çok TİPİ’nin hazırlıklarıyla ilgileniyorum”…”Yeni bir parti kurulmuş iyi partiymiş,konuşanlardan duydum”..”Parti iyi değil adı iyi parti”..”O nasıl isim,iyi parti ne..isim mi bulamamışlar..?”..”Temenni herhalde,iyi olur diye..”..”Olur belki?”.. “Meral Akşener millete nasıl başbakan olacağını anlatmadan hiçbirşey olmaz..İyi zaten olmaz.Parti israfı”..”Seçilir belki..”..”Niye seçilsin ki..Kim niye Meral Akşener’in peşinden gitsin?”..”Yıllardır siyasette,bakandı,olabilir..önemli isimler var parti de”..”Var,benim de sevdiğim isimler katıldı da,olmaz.bu kadar karışık,zor bir dönemde neden Meral Akşener lider..cııkk..olmaz”..


“Çay?”..”Olur,güzel olur”..”Kent şeker yükledim onunla iç..Kent çok güzel şekerler üretmiş..çeşit çeşit..amaaa kıtlama şeker üretmemiş..sadece Erzurumlular için değil tüm çay içenler için şeker üretin.kıtlama çay içmek için..Bence olur.şekeri katıp çayı şerbet yapıp içmek yerine kıtlama içsinler..Erzurum şekerinin özelliği,ağızda hemen erimemesi..bir şekerle 2-3 çay iç..çayla çok şeker içiyorlar…çok sağlıksız..çayla içmek için,daha küçük..üretin yani ne olacak ki..her durumda satılır..olur bence..”
“Geçende Öteki Gündem tabi Cansu Canan,Mersin’in Mut ilçesinden yayın yaptı..Canan Karatay Hoca

Mut’ta olduğu için oraya gitmişler..Ben Mut zeytinyağını bilmiyordum..İlaçsız denilince,yani ağaçlar ilaçlanmıyormuş daha program sırasında sipariş verdim..Günde 1-2 kaşık içiyorum..Çok güzel zeytinyağı..Ben şu anki durumdan ilaçsız olsun dedim ..Belki zeytin zaten ilaçsız da oluyordur ama 2-3 sene önce balkona saksılara domates,biber,salatalık ektim ..böceklendiler mecburen ilaç sıktım…bilen birine sordum..başka yolu yok dedi..İlaç kullanmak değil de,miktarı,kuralına göre kullanmak önemli bence”..

Ha siz hocalar çıkıp diyorsunuz ya.”kemoterapi öldürüyor”…ayıp ediyorsunuz..farkında değilsiniz galiba..kanser olan çok insan var ve şu an başka çaresi yok..Ben tedavi olmayacaktım mesela…olmadım ne oldu..döndüm dolaştım dün yine kemoterapi…beslenme çok önemli doğru da..o kanser oluncaya kadar geçerli..Kanser olmuşsan şu an tıpta uygulanan yöntemler belli..ellerinden gelen bu…suyu bulandırmayın..o suyun içinde olanlar var..Bitkiyle tedavi..hangisi bilimsel olarak kanıtlanmış..Bitkiler zaten hep ilaç olarak kullanılmış ama kanserde etkisi denenen kesin sonuç alınan hangi bitki var…Kemoterapinin meraklısı değiliz…Ama olmuyor böyle..Bunu söyleyenler..daha doğrusu hayatını bundan kazananlar Karatay Hoca için söylemiyorum…kanser olursa(Allah korusun.hiç kimse olmasın da-olursa)koşa koşa doktorlara gitmezseler ne olayım..


“Bu ne?”..”epey oldu çekmiştim,unutmuşum..Cumhurbaşkanımız diyor ki son 15 yıldır(kendilerinin iktidar olduğu dönem)eğitimi önceliklerimizden biri yaptık diyor..bütçede aslan payını daima eğitime verdik diyor..önemli reformlar gerçekleştirdik diyor…hiç öyle görünmüyor..eğitimi son 15 yıldır FETÖ’cüler zaptetmiş..onların elindeymiş..İlkokulda el yazısı diye bir saçmalıkla çocuklara eziyet etmişsiniz..

ortaokul var mı yok mu belli değil bir dönem orta sınıf yok oldu,şimdi orta okul…ben orta da olmayı hiç sevmem..benim yerim baş ya da son..1.veya sonuncu..ikinci olmak istemem,ortada çünkü….liseler zaten durum ortada..o lisesi bu lisesi şu lisesi..bi de sınavla bin bir zorlukla giriyorlar..niye o okula girdiler,ne okuyorlar belli değil..Üniversiteler?
Üniversiteler FETÖ’ye peşkeş çekilmiş…Yurt?Zaten öyle bir masraf yok..FETÖ’nün evleri var?”Bir küçücük aslancık varmış..varmış yokmuş belli değilmiş…Aslan görmesek..payı da aslana benziyordur..görsek tanırız…ya da ciğer nerede.Son 15 yıldır biz de bu ülkede yaşıyoruz.Uzaydan gelmedik ya”..”Burası uzayda dedin ya.”..”Subliminal Reklam Parkı uzayda ama ben buradayım sonuçta..”..
“Sen ne yapıyorsun orada?”..”Saklanıyorum”..”Kimden?”..”Sabahtan beri bi kedi peşimde..nereye gitsem buluyor beni..”..”kokundan buluyordur”..”Ne kokusu?ben suda yaşıyorum..mis gibi kokuyorumdur..”..”balık kokuyorsun..ben de..”Ay geldi bak yine..sakın söyleme burada olduğumu..”..”tamam tamam..”..”pist?sen ne arıyorsun”..”burada toplantımız var arkadaşlarımı arıyorum”..”kim ki arkadaşların..”..”bak orada,dur kaçma..neden kaçıyorsun benden?”…”kedi olduğun için olabilir mi acaba?”..”olsun.ne olacak ki.sen de balıksın.,ben senden kaçmıyorum,sen neden kaçıyorsun?”..”büyükler konuşurken duymuştum..kediler balıkları yermiş”..”o eskidenmiş akıllım..şimdi balık yiyecekleri zaman balıkçıya gidiyorlar..herkes hazırda veriyor..hem ben yavruyum..süt içiyorum..seni yiyemem zaten…”..”büyüyünce mi yersin..?”..”hımm yemem herhalde,hem serçe bana Japon Balığı dedi..sen beni mi kandırıyorsun.?”..”yoo..Japon balığıyım ben…”Japon balığı olsan gözlerin çekik olur…”..”Japon değilim..adım Japon balığı.yoksa sazanım..”..”serçe nerede kaldı..gelse de başlasak toplantıya…gelirken MİGROS gördüm ordan kedi maması alabiliriz yola çıkarken..ben yolda onu yerim..Ay dur dur sen bakma..balıklı bu..olmadı tavuklusunu alırız”…
“1071’den öncesi..çok öncesi..Türk dedelerden,8 hane reisine haber ulaştırıldı…dedeler”gelsinler”dedi.. geldiler..dedeler”hepiniz yola çıkın”dedi..”.”nereye?”dedi onlar..Dedeler dedi ki”Türk yurduna”..”nasıl”dediler..”Türk yurdu burası”..”sizler gelecekteki yurdumuza gideceksiniz”dediler..”eşlerinizi ve evlatlarınızı alın yola çıkın..güneşi takip edin..ve gidin..”.onlar sordular(devam edecek..)

“bahaar mezarına gömsünler beni..yaz mezarına gömsünler beni..güz mezarına gömsünler beni..kış mezarına gömsünler beni..bahar mezarına gömsünler beni…en iyisi…kış mezarına gömsünler beni..”..”yaz kış…ne farkeder ki?”..”farketmez de.kış bitti ya..Antalya’ya kış gelinceye kadar..”..”hıımmm”..
“Çiçek yüklemişsin yine..kelebek de yükle..güzel olur..”..”yok yüklemiyeyim..kelebekler beni korkutuyor..”..”insan kelebekten korkar mı..hepsi birbirinden güzel..nesinden korkuyorsun.”..”korkmak ta değil de..her canlıdan farklılar..bitki,hayvan,insan..hepsinden farklılar..o farklılık beni ürkütüyor”..”nesi farklı ki..”..”doğduktan sonra kendilerini değiştirebiliyorlar..”..”nasıl yani..?”..”kelebekler yumurtayla ürüyor..dişi kelebek yumurtasını bir yaprağın üzerine bırakıyor..yumurtadan bir tırtıl çıkıyor..bir süre öyle yaşıyor..sonra kendine bir koza örüp..onun için de bir süre kalıyor..ve onun içinde kanatları çıkıyor..tırtıl doğup,sonra kendini kelebek yapıyor..bi de bir süre tırtıl olarak yaşıyor..o arada kozayı örecek hale geliyormuş..doğduktan sonra kendini başka şekle sokabilen canlı var mı..?her canlı kendinin küçüğü olarak doğup..büyüyor..kuşsa kuş..balıksa balık..bunlarda durum farklı..sürüngen doğuyor..sonra uçuyor..”..”doğru diyorsun..bu şekilde değişen başka canlı yok galiba..”..”benim bildiğim yok..devamı tuhaf..kelebeklerin en uzun yaşayanları bir yıl falan yaşıyormuş…1-2 ay yaşayan türleri de var..hepi topu 1 ay yaşıyacaksın..yok yumurtadan çık.olmadı kendime koza öreyim..kelebek olayım..hepsi 1 ay yaşamak için mi..bi de göç ediyorlarmış..soğukta yaşıyamıyorlar..sıcak yerlere göç ediyorlar falan..gece türleri,gündüz türleri var..gece uçan gündüz uçmuyor..gündüz uçan gece uçmuyor..”Allah Allah..vardır bir hikmeti ama ne..”..”Bilmiyorum..ama istedikleri kadar güzel olsunlar beni ürkütüyorlar.. düşünüyorum..başka böyle canlı var mı..yok..var mı..Bi de kelebek etkisi falan..var bir durum da ne.?”
REKLAM KUŞAĞI—–>






REKLAM KUŞAĞI BİTTİ….
“Bunları ne zaman yerleştireceksin”..”Yoruldum..Ara ara yerleştireceğim”..”Depoya koydurayım mı..yağmur yağar mağar..”..”yok bu tarafa yağmur yüklemedim..bir şey olmaz..”..”Doğru ya..sanal..”..”hadi ben gideyim..istediğin bir şey var mı..yükliyeyim..”..”Yok..her şey var Allah’a şükür”..


























